Patrik Theophilos, İngiliz The Times gazetesinin pazar günleri yayımlanan versiyonu The Sunday Times’ta, “Hristiyanlar inançlarının beşiğinde tehdit altında” başlıklı makale kaleme aldı.
“KİLİSELERİMİZ SİYONİST TEHDİDİ ALTINDA”
Makalede, Hristiyanların Kudüs’teki varlığının tehdit altında olduğuna işaret eden Theophilos, “Kiliselerimiz İsrailli radikal kümeler tarafından tehdit ediliyor. Aşırılık yanlısı Siyonistlerin elinde, Kudüs’teki Hıristiyan topluluğu büyük acı çekiyor. Kardeşlerimiz nefret cürümlerinin mağdurları.” tabirlerini kullandı.
“KUTSAL YERLERİMİZ TAHRİP EDİLİYOR”
Patrik Theophilos, Hristiyanlara ilişkin kiliselere daima saygısızlık yapıldığını ve buraların tahrip edildiğini belirterek, “Din adamlarımız sıklıkla gözdağına maruz kalıyor. Bu radikal kümelerin yeminli niyeti, Hristiyan cemaatinin ışığını Eski Kent’ten söndürmek.” değerlendirmesinde bulundu.
“İSRAİLLİ RADİKALLER, TÜM HRİSTİYANLAR İÇİN YIKICI”
Yafa kapısında İsrailli bir radikal kümenin, gayrimeşru formda ele geçirdikleri iki büyük binayı işgal etmeye çalıştığına değinen Theophilos, şu tabirlere yer verdi:
“Oldukça samimiyetsiz halde, oradaki fizikî varlıklarının Hristiyan mahallesinin bütünlüğünü etkilemeyeceğini argüman ediyorlar. Lakin, birkaç yıl evvel onlar tarafından aldatıcı formda ele geçirilen Kutsal Mezar’a daha da yakın bir yer olan St. John’s Hostel’deki hareketlerinden biliyoruz ki, bu yanlışsız değil. Davranışları tüm Hıristiyanlar için yıkıcı olacak. Jenerasyonlar uzunluğu burada yaşayan mahallî ailelere kendi konutlarında istenmeyen oldukları hissettirilecek ve Hristiyan inancının doğduğu yeri ziyaret etmeyi özleyen hacıların tecrübeleri azalacak.”
“SİYONİZM, KUDÜS İÇİN DE BİR TEHDİT”
Patrik Theophilos, Yafa kapısı mülklerinin statüsünün değişmesinin, yalnızca mahallî aileler ve global çapta Hristiyanlar için değil, kutsal toprakların kendisi için de “talihsizlik” olacağının altını çizerek, Kudüs’ün tek ilahlı dinler Musevilik, Hristiyanlık ve İslam’a mesken sahipliği yaptığını ve uzun vakittir mozaik topluluğun aydınlatıcı örneği olduğunu bildirdi.
Kudüs’ün, hepsi uzun ve eşsiz varlıklı mirasa sahip bir inanç ailesinden oluşan “dünyanın manevi başkenti” olduğunu vurgulayan Theophilos, şunları kaydetti:
“Bu kentin hoşluğu, kültürel ve dini çeşitliliğine dayanmaktadır. Bu radikaller, Hristiyanları dışlamaya çalışarak, sadece Hristiyan aileler için değil, Kudüs’ün kendisi için de ‘varoluşsal tehdit’ oluşturuyor. Bu, kutsal topraklarda yaşayan birçok Yahudi tarafından da onaylanıyor. Hepimiz, bu radikallerin İsrail devletini yahut Yahudi halkını temsil etmediği ve Eski Kent’in tüm mahallelerinin çeşitliliğinin ve ayırt edici karakterlerinin Kudüs’ün ve tüm dünyanın faydasına korunmasının gerekli olduğu vizyonunu paylaşıyoruz.”
