Galatasaray topluluğu çok büyük bir pahasını yitirmenin hüznünü yaşıyor. Sarı kırmızılı kulüpte iki devir başkanlık yapan, misyon mühleti dışında da büyük hizmetlerde bulunan Selahattin Beyazıt, 91 yaşında hayata gözlerini yumdu. Başkanlığı devrinde Galatasaray’a 3 lig şampiyonluğu ile 2’şer Cumhurbaşkanlığı, Federasyon ve TSYD kupaları kazandıran Beyazıt, spor yöneticiliğindeki muvaffakiyetini iş dünyasına da taşıyarak, Türkiye’nin öncü isimlerinden biri oldu.
OĞLU MURAT BEYAZIT DA YÖNETİCİLİK YAPTI
Selahattin Beyazıt, 5 Temmuz 1931’de Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinde dünyaya geldi. Ailesinin İstanbul’a göç etmesiyle İstanbul’a gelen Beyazıt, 1950’de Galatasaray Lisesi’nden mezun oldu. Akabinde İngiltere’ye giderek Cambridge Üniversitesi’nde eğitim gördü. Türkiye’ye dönüşünde iş hayatına atılan Beyazıt, metal, toprak ve otomotiv dallarında faaliyet gösteren Beyazıt Şirketler Topluluğu’nu kurdu. Türk Pirelli A.Ş İdare Heyeti Lideri olan Beyazıt, Shell ve BMC’nin de Türkiye temsilciliğini yaptı. 1976 yılında gelir vergisi rekortmenleri ortasında 3. sırada yer aldı. Selahattin Beyazıt, oyuncak perakendecisi Toyiki’lerin sahibi, Galatasaray’ın eski yöneticisi Murat Beyazıt’ın da babası.
TOPLULUKTA EN ÇOK KELAMI GEÇEN VE DİNLENEN BİR DUAYENDİ
Ömrünü Galatasaray’a adayan Selahattin Beyazıt, gerçek bir ‘duayen’di. Bilhassa seçim periyotlarında en çok kelamı geçen ve dinlenen isimdi. Liderinden yöneticisine dek her başı sıkışan Galatasaraylı, birinci ona koşardı. Galatasaray’a madden ve manen büyük katkılar yaptı. Bugün kulübün en bedelli mal varlıklarından biri olan Riva’daki arazinin satın alınması da onun sayesinde gerçekleşti.
Beyazıt, 1971 yılında “Bu kulübün parası bu kadar bedelsiz mi? Burada inek mi otlacaksınız?” tenkitlerine karşın araziyi aldırmıştı. Selahattin Beyazıt, iş ve spor dünyasındaki muvaffakiyetlerinin yanı sıra, yurt içi ve yurt dışında önde gelen siyasetçilerle kurduğu sağlam ilgiler de tanınıyordu.
FARUN SÜREN: BAŞKANLIĞA SEÇİLMESİ, TÜRK SPORU İÇİN BİR REFORMDU
Selahattin Beyazıt ağabeyimizle 1969 yılında kulüp lideri olarak seçildiği vakitten beri tanışırız. Genç bir yaşta başkanlık misyonuna seçilmişti. Ben ise Galatasaray Basketbol Takımı’nda atlettim. Hem Galatasaray hem Türk futbolunda şimdi 39 yaşında olan genç bir ismin lider olarak misyona seçilmesi adeta bir reformdu. Ve Selahattin lider o günün kaidelerinde ıslahata imza attı.
Daha evvel hiçbir Türk grubunun gerçekleştirmediği ‘sportif direktör’ modelini getirip çığır açtı. Merhum Turgan Ece’yi getirmiş ti o vazifeye. Galatasaray’a büyük bedeller kazandırdı. Mesela Riva toprağı. Bana nazaran Galatasaray olarak çok da düzgün değerlendiremediğimiz Riva’yı kazandırdı. Müstesna bir isimdi.