Galatasaray Eski Teknik Yöneticisi Fatih Terim, The Athletic’ten Nick Miller’a kapsamlı bir röportaj verdi.
68 yaşındaki teknik adam; futbolculuğundan ulusal kadrodaki antrenörlük devrine, Galatasaray’la UEFA Kupası’nı kazandığı periyottan son ayrılığına kadar birçok bahiste çarpıcı sözler kullandı.
İşte The Athletic’te yayınlanan Fatih Terim röportajı;
Fatih Terim Türk futbolunun kendisidir. Zira İngilizlerin icat ettiği oyunda onun sayılarına ulaşan diğer bir isim yok. Son 30 yıldaki Türk futbolunu, ülkedeki herkesten daha güzel tanımlıyor. 3 kere ulusal grup teknik yöneticiliğini yaptı. 1954’ten sonraki birinci turnuva olan EURO 96’ya götürdü ve EURO 2008’de de yarı final oynattı.
Ülkenin en büyük ve başarılı kulüplerinden olan Galatasaray’ın başında 4 kere misyon yaptı. 8 Muhteşem Lig şampiyonluğu elde etti ve 2000 yılında Arsenal’ı eleyerek bir Türk kulübüyle Avrupa kupası kazanan birinci teknik yönetici oldu. Son 30 yılın büyük bir kısmında Türkiye’de oyuna taraf verdi. Lakabı İmparator… Galatasaray taraftarı 4 yıl üst üste şampiyon oldukları periyotta bu lakabı ona taktı…
“Bir futbol adamı olarak Rabler, sahip olabileceğim tüm muvaffakiyetleri elde etmemi sağladı…”
Fatih Terim’le röportaja giderken İstanbul trafiğini hafife aldık. Muhtemel bir gecikme için taksideyken Terim’e bir özür ileti gönderdik. Bize verdiği cevap şu oldu: “Şoföre Terim’in konutuna gittiğini söyle, o vakit buraya vaktinde ulaşırsın”
Fatih Terim’in Galatasaray’daki 4. devri Ocak ayında sona erdi. Lider Burak Elmas misyona geldiğinde Terim’le 3 yıl çalışacağının kelamını verdi fakat bunu tutmadı. Döneme “devrim yapma” parolasıyla başlandı lakin gerekli vakit tanınmadı. Ocak ayında Galatasaray ligde 12. sıradaydı ve bu durum hem kulüp içinde hem de taraftarlar ortasında görüş ayrılıkları yarattı.
“GALATASARAY’DA İHTİLAL OLMALIYDI! AYRILMAYI BEKLEMİYORDUM…”
Terim yaşananları, “Bu yılın başında Galatasaray’da bir ihtilal olması gerektiğine karar verdim. Kolay olmayacağını söyledim. Alınan karar beklediğim bir şey değildi. Artık zihinsel olarak rahatlamam için biraz vakte gereksinimim var” diyerek anlattı.
“TÜRKİYE’DE ÖBÜR KADROSU ÇALIŞTIRIR MISINIZ?” SORUSUNA KARŞILIK
“Türkiye’de Galatasaray’dan diğer bir grubu çalıştırır mısınız?” formundaki soruya kesin bir lisanla “İmkansız” yanıtını veren Terim, “Galatasaray benim için tek tarafı olan bir bilet. Diğer bir Türk kulübü için çalışmayı hayal bile edemiyorum. Bu benim için ailenin yanına geri dönüş… Kulübüm beni istediği vakit hayır diyemedim. Galatasaray benim konutum. Onlar benim ailem ve ben her seferinde ailemin yanına geldim. Daha evvelki Galatasaray’a dönüşlerimde yaptığım görüşmeler daima kısa sürdü. ‘Sana muhtaçlığımız var’ dediklerinde mukavelede yazan meblağa bakmadan imza attım. Futbolculuk dönemimde de birçok kulüp beni istiyordu. Bana 5 katı teklif yaptılar lakin Galatasaray’a imza attı. Bir kulübe ilişkin olmak, bunu hissediyor olmak çok özel bir şey. Ben Galatasaraylıyım ve bunu bu formda gösteriyorum. Karakterimi hiç değiştirmedim. 50 yıl evvel Galatasaray’a geldiğimden bu yana daima birebir Fatih Terim’im” açıklamasını yaptı.
“BİR MAÇTA MEVKİM DEĞİŞTİ”
Galatasaray’a orta saha oyuncusu olarak transfer olduğunu söyleyen Fatih Terim, devrin teknik yöneticisi Don Howe sayesinde konumunun değiştiğini şu sözlerle anlattı: “Rapid Wien’e karşı oynadığımız maçtan evvel Howe bana, ‘Fatih, bu maç libero oynayacaksın’ dedi. O andan itibaren mesleğimin sonuna kadar libero olarak kaldım.”
EURO 96’DAKİ DUYGUSAL ANISI…
Mesleği boyunca Don Howe dışında Malcolm Allison, Arthur Cox, Brian Birch üzere birçok İngiliz antrenörle çalıştığını belirten deneyimli futbol adamı, “Allison’un bende büyük bir tesiri vardır. EURO 96’da oynayacağımız maçlardan birinin öncesinde stada beni ziyarete gelmiş fakat vazifeliler onu içeri almamışlar. Dışarı çıkıp onu içeri aldım ve soyunma odasına götürdüm. Oyuncularıma, ‘Çocuklar, bu adam benim antrenörüm’ dedim. Çok duygusal bir andı. Malcom ağlamak üzereydi ve ‘Fatih seninle gurur duyuyorum’ dedi. Kusursuz bir hatıraydı” dedi.
“ALEX FERGUSON’DAN ETKİLENDİM”
Terim Manchester United efsanesi Sir Alex Ferguson’la ilgili olarak ise, “Futbol tarihinin en değerli isimlerinden biri. Elbette başardıkları sebebiyle antrenörlüğü ve idare usulünden etkilendim lakin onun yaptığı üzere, Türkiye’de bir ekibi 27 yıl aralıksız yönetmek imkansız. Türkiye’de 27 yıl, 50 yıl gibidir” sözlerini kullandı.
“RAKİPLERİMİZ ’14 KİŞİ Mİ OYNUYORSUNUZ?’ DİYORDU”
1996-2000 devrinde Galatasaray’ın uyguladığı ağır prese dayalı oyunun o periyotlar çok tercih edilmediğini söylüyor Terim. “Galatasaray’ın oynadığı futbol, şu anda epey yaygın olan prese dayalı futboldan farklı değildi.” diyen deneyimli teknik adam mevzuyu, “Her vakit agresif bir yapıya sahip olduk ve alanda rakiplere daima baskı uyguladık. Maçlarda oyuncularıma rakipleri ’14 kişi mi oynuyorsunuz? Bu baskıyı, bu gücü anlayamıyoruz’ diyorlardı. O vakitlerde bunu uygulayan çok az kadro vardı. Artık birçok grup bunu yapıyor.” biçiminde açıklıyor.
GELECEĞİNE DAİR AÇIKLAMA: ÇOK AÇIK SÖYLEYEYİM…
Geleceğiyle ilgili sorulan soruya ise Terim, “Çok açık söyleyeyim, şimdi karar vermedim. Yakında ben de öğreneceğim lakin şu an ben de bilmiyorum” diye cevap verdi.
The Athletic’ten Nick Miler ise mevcut lider adaylarının Fatih Terim’i ekibin başına geçirme niyetlerinin olmadığını ve taraftarların lider olmasını çok istemesine rağmen Fatih Terim’in bu bahiste çok istekli olmadığını aktardı.