Beyin kan akımının pıhtı, kanama veya başka bir sebeple bozulması sonucu ortaya çıkan inme, beyin işlev bozukluğu olarak adlandırılıyor. Pıhtıya bağlı inmenin daha az öldürücü olup daha çok sekel denilen kalıcı hasar bıraktığını kaydeden Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, kanamaya bağlı inmelerin daha öldürücü olabildiğini söyledi. Dr. Celal Şalçini, inmenin önlenmesinde öncelikle boyun daha sonra da beyin damarlarında mevcut darlıkların araştırılıp gerekirse tedavi düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, inme ve nedenlerine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Dr. Celal Şalçini, inmeyi “Beyin kan akımının ister pıhtı ister kanama veya herhangi başka bir sebepten olsun bozulması nedeniyle meydana gelen beyin işlev bozukluğu” olarak tanımladı.
En sık iki şekilde ortaya çıkıyor
İnmenin en sık olarak beyindeki damarların tıkanıklığından oluştuğunu ifade eden Dr. Celal Şalçini, “Bu tıkanıklığı oluşturan pıhtı, kalp boşluklarında oluştuktan sonra kopup beyin damarını tıkayabileceği gibi, beyindeki damarın içinde de oluşabilir. İkinci olarak da inme beyindeki damarların patlaması sonucu oluşan kanamanın beyindeki kan akımını bozması sonucunda ortaya çıkar.” dedi.
Pıhtıya bağlı inme daha çok kalıcı hasar bırakabiliyor
Dr. Celal Şalçini, bu iki sebep dışında inmelerin toplardamar tıkanıklığından veya diseksiyon denilen damar çeperinin yırtılmasına kadar farklı nedenlerle oluşabileceğini söyledi. Dr. Celal Şalçini, “Pıhtıya bağlı inme, daha az öldürücü olup daha çok sekel dediğimiz kalıcı hasar bırakırken, kanamaya bağlı inmeler daha öldürücü olup daha az sekel bırakmaktadır.” dedi.
İnmeyi önlemek mümkün müdür?
İnmeyi önlemenin kısmen mümkün olduğunu ifade eden Dr. Celal Şalçini, “Tıp dilinde ismi primer profilaksi dediğimiz bu süreçte inmeyi kolaylaştıran tüm etmenler araştırılır, riskleri en aza indirilir. Bir diğer önleme çeşidi olan sekonder profilaksi ise inme olduktan sonra ikinci bir inmeyi önleme çalışmasıdır.” dedi.
“İnmeyi önlemek inmeyi kolaylaştırıcı faktörleri kontrol etmekten geçer” diyen Dr. Celal Şalçini, “Hipertansiyon tedavisi, yüksek kolesterol tedavisi, kan şekeri yükselmesinin önlenmesi ve egzersizle beraber şişmanlığın önlenmesi başlıca faktörlerdir. Ayrıca öncelikle boyun daha sonra da beyin damarlarında mevcut darlıkları araştırıp gerekirse tedavi düzenlemek gerekmektedir.” dedi.
Genç inmeye karşı genetik yatkınlık araştırılmalıdır
45 yaşından önceki inmelere genç inme denildiğini kaydeden Dr. Celal Şalçini, “Genç inme, ileri yaşlara göre çok daha nadir görülür. Özellikle pıhtılaşmaya genetik yatkınlık inmeye sebep olabilir ve araştırılması şarttır.” uyarısında bulundu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı