İran’da ahlak polisitarafından gözaltına alındıktan sonra yaşamını yitiren 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümüne yönelik protesto gösterileri onuncu gününde devam ederken Tahran hükümet karşıtı gösterilerden ABD ve Batı’yı sorumlu tuttu.
İran Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “ABD ve bazı Batılı ülkeler, İran İslam Cumhuriyetinin istikrarını bozmayı amaçlamak”la suçladı. Bakanlık sözcüsü Nasır Kenani, “Washington’ın başarılı olamamasına rağmen sürekli olarak ülkedeki istikrar ve güvenliği bozmaya çalıştığını, bunun yanıtsız kalmayacağını” söyledi.
Kenani, Batılı ülkelerin İran’daki gösterilere yönelik tutumunu “İran’ın içişlerine müdahale” ve “isyancılara destek” diye nitelendirdi. Amini’nin ölümüyle ilgili soruşturmanın devam ettiğini belirten Kenani, Batılı ülkelerin bu gerçeği göz ardı ettiğini savundu.
Göstericiler için özel mahkemeler kurulacak
Tahran Başsavcısı Ali El Gazi-Mehr de yakalanan göstericilerin yargılanması için özel mahkemeler kurulacağını açıkladı. Başsavcı, “Yurt dışından kiralanmış fitnecilerin elebaşlarına müsamaha gösterilmeyecek, onlar tecavüzcü ve ağır suçlu muamelesi görecek” ifadelerini kullandı.
Ülke geneline yayılan protestolarda resmi verilere göre, aralarında güvenlik görevlilerinin de bulunduğu 41 kişi yaşamını yitirirken 1200’den fazla kişi gözaltına alındı. Oslo merkezli İran İnsan Hakları Derneği ise 57 göstericinin öldürüldüğünü bildirmişti.
Amini 13 Eylül’de kurallara uygun bir şekilde örtünmediği gerekçesiyle ahlak polisince gözaltına alınmış, nedeni halen belirlenemeyen bir şekilde karakolda fenalaşmış, 16 Eylül’de, hastaneye kaldırıldıktan üç gün sonra öldüğü bildirilmişti.
Almanya’dan yaptırım çağrısı
İran’ın Berlin Büyükelçisi Pazartesi günü Alman Dışişleri Bakanlığına çağrılırken Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock İran’a yaptırım çağrısında bulundu. “Barışçı gösterileri güç kullanarak bastırma girişimiyle daha da ölümcül bir şiddete yol açmanın yanıtsız kalamayacağını” belirten Baerbock, konunun hızlı bir şekilde AB içinde görüşüleceğini kaydetti. Alman Bakan, “Bu benim için, sorumlulara karşı yaptırımları da kapsıyor… Bir ülkede kadınlar güvende değilse hiç kimse güvende değildir” diye konuştu.
Geçen hafta da ABD, Amini’nin ölümünden sorumlu tuttuğu ahlak polisine karşı yaptırımlar yürürlüğe sokmuştu.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de dün yaptığı açıklamada hükümetin göstericilere sert ve orantısız müdahalesini kınamış, internete getirilen kısıtlamaların ifade özgürlüğünün ihlali anlamına geldiğini söylemişti.
İran Pazar günü İngiltere ve Norveç büyükelçilerini Dışişleri’ne çağırarak “içişlerine müdahale ve düşmanca medya yayınları” nedeniyle protesto notası vermişti.
Kuzey Irak’taki Kürt hedeflere operasyon
İran, ülkedeki protestolara karışmakla suçladığı Kuzey Irak’taki Kürt grupların kamplarına da operasyon düzenledi. Devrim Muhafızlarının, yarı resmi haber ajansı Tesnim’de yayınlanan açıklamasında, operasyonların “ayrılıkçı Kürt grupların sınırdaki İran askeri üslerine yönelik saldırılarına meşru bir yanıt” olduğu belirtildi. Saldırıda top ve İHA’ların kullanıldığı bildirildi.
İran İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi daha önce yaptığı açıklamada bazı Kürt grupların Amini’nin ölümü sonrasında düzenlenen rejim karşıtı gösterilere dahil olduğu suçlamasında bulunmuştu. İran hükümeti de Kürt grupların göstericilere silah sağladığını ileri sürmüştü.
Yaşamını yitiren Amini’nin Kürt kökenli olması ve ailesiyle birlikte İran’ın Kürdistan eyaletinde yaşaması nedeniyle eyaletteki kentlerde de büyük protesto gösterileri düzenleniyor. İran’daki yaklaşık 10 milyon Kürt kökenlinin büyük bölümü ülkenin kuzeybatısındaki Kürdistan eyaletinde yaşıyor.
dpa,AFP/BK,BÖ