turkusanewspaper

“Kız çocuklarının eğitime devam etmesi fark yaratıyor”

Bugün, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü. Eğitime erişim söz konusu olduğunda kız çocukları dünya genelinde halen “dezavantajlı grup” olarak karşımız çıkıyor. Türkiye özeline bakıldığında, çocuk yaşta evliliklerin kız çocuklarının eğitimi önündeki en önemli engellerden biri olduğu görülüyor. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye’nin “Türkiye’de Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evlilikler” raporuna göre, Türkiye’de 20-49 yaş arasındaki her 5 kadından 1’i 18 yaşından önce evlendiriliyor.

DW Türkçe’ye konuşan UNFPA Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evlilikleri Önleme Projesi Yöneticisi Emine Kuzutürk Savaş, eğitime erişim imkanlarının kısıtlılığının çocuk yaşta evliliklerin önünü açtığını söylüyor. Çocukların evlendirilmesi ile eğitim arasında yakın bir ilişki olduğunu dile getirerek, “Kız çocuklarının ortaöğretime devam etmemelerinin evlendirilmelerinde artırıcı bir etkisi var. Uzun süreli okul eğitiminde kalıyor olmaları çok önemli. Eğitim hayatına devam ediyor ve destekleniyor olmaları gerçekten fark yaratıyor” diyor.

UNFPA Türkiye’nin analizine göre, Türkiye’de 20-24 yaş grubunda olup 18 yaşından önce evlenmiş her 10 kadından 9’u, daha geç bir yaşta evlenmiş olmayı tercih edeceğini söylüyor. Çocuk ve erken yaşta zorla evlendirilme, kadınların eğitim hayatını birebir etkiliyor.

“Çocuk yaşta, erken ve zorla evlendirilince bir çocuk okul hayatına istese de devam edemiyor. Açık liseye de devam etmesi çok zor. Eğitim hayatına devam etmek için uğraşsa bile önünde bir sürü engeller oluyor.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, Nisan ayında yaptığı açıklamada, 2002-2021 yılları arasında yani AKP iktidarı döneminde Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı verilere göre, evlendirilen kız çocuklarının sayısının 731 bin olduğunu dile getirmişti.


Emine Kuzutürk SavaşFotoğraf: privat

Pandemi sürecinin kız çocuklarının eğitimine etkisi

Kuzutürk Savaş’ın dikkat çektiği bir diğer önemli nokta ise, pandemi sürecinin kız çocuklarının eğitimine etkisi. Saha çalışmalarında pandemi sürecinde kız çocuklarının okulu terk etmek zorunda kaldıklarına tanıklık ettiklerini dile getiriyor.

“Geçen sene Van’da yoğun saha çalışmaları yaptık. Türkiye’nin birçok yerinde çalışıyoruz. Bu çalışmaların sonucunda gördük ki EBA’ya ulaşamama, internet erişiminin olmaması, ekonomik zorluklar, okuldan uzak kalma okuldan terki peşi sıra getiriyor.”

DW Türkçe’ye konuşan UNICEF Türkiye’den Doç. Dr. Kamil Kurtul da cinsiyetin eğitime erişim konusunda bölgeden bölgeye değişen, önemli bir faktör olduğunu söylüyor. “Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) istatistiklerine göre, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde lise eğitim oranı kız çocuklarında yüzde 94,94 iken bu oran Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 78,64” diyor.

MEB 2020-2021 eğitim-öğretim yılı istatistiklerine göre, lisede kız çocukları için okullaşma oranı ortalaması, 87,82. Fakat bu oran bölge ve şehirlere göre farklılık gösteriyor. Örneğin, Gümüşhane’de 76,98, Van’da 74,72, Siirt’te 68,61, Ağrı’da 66,57, Bitlis’te 64,57, Muş’ta 59,34 olarak seyrediyor.


Kamil Kurtul Fotoğraf: privat

“Özel müdahale planları geliştirmeye ihtiyaç var”

Kurtul, dünya geneline kıyasladığında Türkiye’deki okullaşma oranının gayet iyi bir düzeyde olduğunu ancak kız çocukları gibi savunmasız grupların eğitimlerine devam edebilmeleri için yapılması gereken önemli hususlar olduğunu söylüyor.

“Çocuğun neden eğitime yeterince gelemediğini anlamaya, bu gerekçeleri iyi analiz etmeye ve çocuğa özel müdahale planları geliştirmeye ihtiyaç var.”

Peki eğitimini tamamlayan kız çocuklarının iş gücüne katılımları nasıl seyrediyor?

Doç. Dr. Kamil Kurtul, “Genç kadınlar ve genç erkeklere baktığınızda, özellikle eğitim seviyesi biraz düştüğünde erkeklerin kadınlara kıyasla daha kolay iş bulabildiklerini görüyoruz. 2019 yılında 25-34 yaş grubu genç kadınlarda iş bulabilme oranı yüzde 26 iken bu oran erkeklerde yüzde 79” diyor.

Exit mobile version