Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün en düşük emekli maaşının 2 bin TL artırılarak 5 bin 500 TL’den 7 bin 500 TL’ye yükseltileceğini duyurdu.
Erdoğan’ın ‘müjde’ olarak sunduğu açıklamasının ardından AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş en düşük emekli maaşının 7 bin 500 liraya çıkarılması ve ayrıca geçici işçilere kadro verilmesini de içeren 16 maddelik kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na sunduklarını duyurdu.
7 bin 500 lira üzeri için düzenleme yok
Elita Cuma günü yaptığı açıklamada 7 bin 500 TL’nin üstünde emekli maaşı olanlar için ise bir düzenleme yapılmayacağını söyledi.
Ancak çalışma ekonomisi uzmanları ve emekli sendikalarına göre ortalama emekli maaşını en düşük emekli maaşına yaklaştıran bu adım emekliler arasındaki adaletsizliği daha da artıracak.
Seçim öncesi hamle olarak değerlendirilen artış emeklilere göre geçim sıkıntısı sorununu çözmekten uzak. Emekli maaşlarının düşük olmasının nedeninin AKP’nin 2008’de devreye aldığı yasal sistemle ilişkili olduğuna işaret eden uzmanlar ve sendikalar, “emekli maaşları en az asgari ücret düzeyinde olmalı” diyor.
Asgari ücretin altında kalıyor
AKP’nin iktidara geldiği 2002’de bir işçi emekli aylığı asgari ücretin yüzde 40 üstündeydi. Erdoğan’ın açıkladığı rakam yasalaşsa bile emekli maaşı asgari ücretin altında kalıyor. Asgari ücret 2023 yılında yüzde 54,66 zam oranıyla net 8 bin 506 liraya çıkarılırken aynı dönemde emeklilere yüzde 30 zam yapılmıştı.
Uzun yıllardır asgari ücretin altında maaş aldıklarını belirten emekliler açıklanan rakamı tatmin edici bulmazken, emeklinin asgari ücret altında maaş almasının Anayasa’ya da aykırı olduğuna işaret ediyor.
DW Türkçe’ye konuşan Birleşik Emekliler Sendikası Genel Başkanı Mahmut Şengül, emeklinin bundan 20 yıl önce asgari ücretin üzerinde maaş aldığını belirterek “Bugün çarşı pazar enflasyonuna, ev kiralarına baktığımızda emeklilerin bu artışla yaşamını idame ettirebilmesi mümkün değil. Yani aslında biz yeni bir şey değil, 20 yıldan beri hem cebimizden hem soframızdan eksileni istiyoruz. Bunun da tekabül ettiği rakam 11 bin 500 TL” diyor.
Kira hariç günlük 250 lira
Erdoğan’ın açıkladığı 7 bin 500 liralık emekli maaşı günlük 250 lira gibi bir rakama denk geliyor. Bir emeklinin ortalama 5 bin lira kira verdiği düşünüldüğünde ise emeklilerin diğer ihtiyaçları için bir günde harcayabileceği rakam 85 lirayı bulmuyor.
Mahmut Şengül, buna elektrik, doğal gaz, su gibi faturaları da dahil edildiğinde emeklinin elinde hiçbir şey kalmadığını vurgulayarak “Emeklinin sağlık giderleri var, beslenme giderleri var. Maalesef şu anda dillendirilen 7 bin 500 liralık emekli maaşı bu harcamaların hiçbirini karşılamıyor” ifadelerini kullanıyor.
Hazine’den karşılanacak
Yasa çıkarsa iddia edildiği gibi en düşük emekli aylığı 7 bin 500 TL olmayacak. Bu rakamdan düşük aylıklar Hazine tarafından 7 bin 500 liraya tamamlanacak. Peki emekli aylığı artışının Sosyal Güvenlik Kurumu ya da Hazine tarafından karşılanması arasında ne far var?
DW Türkçe’ye konuşan çalışma ekonomisi uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, bir sonraki zam dönemi geldiğinde emekli aylığı 5 bin lira olanın 5 bin lira üzerinden, 7 bin lira olanın 7 bin lira üzerinden zam alacağına işaret ederek “Yani 7 bin 500 lira köklü emekli aylığı olmayacak. Bu da emekli aylıklarının uzun vadede daha az artması anlamına gelebilir” diye konuşuyor.
Çelik’in verdiği bilgiye göre söz konusu maaş tamamlaması, hak sahipleri ve yakınlarının da en az 7 bin 500 lira emekli maaşı alacağı anlamına gelmiyor. Çelik, “Örneğin emeklinin eşi, çocukları 7 bin 500 lira almayacaktır. Aldıkları maaş kendi almış oldukları pay oranında artırılacaktır. Yani şöyle düşünün emekli aylığının dörtte üçü eşine kalıyorsa, 7 bin 500 liranın dörtte üçünü alacaktır” diye konuşuyor.
Diğer emekli maaşları gerileyecek
Yasa teklifiyle ortalama emekli maaşları tıpkı asgari ücrette olduğu gibi en düşük aylığa doğru gerileyecek.
Çelik, “Eğer en düşük emekli aylığını 2 bin lira ekleyerek 7 bin 500 liraya tamamlarsanız, 7 bin 500 liranın üstündeki emekli aylıklarını aynı oranda artırmazsanız, diğer emeklilerin aylıkları en düşük emekli aylığına doğru gerilemiş olacaktır” diyor.
Düzenleme yasalaşırsa en düşük emekli aylıklarına yüzde 40 civarı artış yapılmış olacağını ifade eden Çelik’e göre bu durum emekliler arasındaki makası kapatacak ve daha yüksek prim ödeyen emeklilerin daha düşük emekli aylığı almasına yol açacak.
“Asgari ücret gibi burada da emekli aylıklarının aşağı doğru bastırılması yaklaşımı var” diyen Çelik, Türkiye’de emeklilik sisteminin prime dayalı olduğunu belirterek ekliyor: “Ömür boyu yüksek prim öderseniz yüksek emekli aylığı bağlanır, düşük prim öderseniz düşük emekli aylığı bağlanır. Primli sistemlerin özü budur. Dolayısıyla primli sistemlerde buna dikkat edilmesi gerekir. Ama bu uygulamayla yüksek prim ödeyenler en düşük emekli aylığına yaklaşıyor.”
Enflasyon oranında zam talebi
Birleşik Emekliler Sendikası Genel Başkanı Şengül de eşitlemenin daha yüksek maaş alanları cezalandırılarak yapıldığını, emeklilerin düşük maaşta eşitleneceğini ifade ederek “Pekâlâ 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alanlar da var ve bu emekli maaşını alanlar da enflasyondan ciddi anlamda etkilenmiş durumda” diyerek yılbaşında yapılan yüzde 54’lük asgari ücret zammını hatırlatıyor. Şengül, asgari ücretteki yüzde 54’lük artışa karşın emeklilere yüzde 30 zam yapıldığını belirterek, bütün emeklilere yüzde 24 oranında zam yapılmasını ve emeklinin enflasyon karşısındaki mağduriyetinin giderilmesini talep ettiklerini ifade ediyor.
Çalışma ekonomisi uzmanı Çelik ise normal şartlarda Erdoğan’ın açıklamasından önce Meclis’e yasa teklifinin gelmesi gerektiğini vurguluyor.
Çelik, “Seçim gündemde olmasaydı ve emeklilerin oyuna ihtiyaç olmasaydı bu düzenlemenin yapılmayacağını düşünüyorum. Tamamen seçime endeksli. Çünkü bunun tersini yaptı AKP. Yani 2008’de emekli aylıklarını düşürecek bir yasal sistemi kabul etti” ifadelerini kullanıyor.
Maaşlar 2008’deki düzenlemeyle düştü
Sosyal güvenlik mevzuatında 2000’li yıllarda yapılan değişiklikler ve özellikle 2008 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çalışanlar yanında emeklileri de oldukça olumsuz etkiledi. Emeklilik yaşı yükseltildi, emekli olmak zorlaştırıldı. Emekli aylığı hesaplama ve bağlama oranlarında yapılan değişiklikler sonucunda emekli aylıkları düşmeye başladı. Aynı koşullarda fakat farklı zamanlarda emekli olanların aylıkları arasında büyük eşitsizlikler ortaya çıktı.
1999’dan itibaren emekli aylıkları hesaplamasına enflasyonun yanı sıra Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyümesi de dahil edilirken AKP’nin 2008 yılında yaptığı yasal değişiklikle güncelleme katsayısına milli gelirdeki büyümenin sadece yüzde 30’u eklenmeye başlandı. Aylık bağlama oranları da yüzde 75’ler seviyesinden yüzde 50’lere düşürüldü.
Emekli maaşları için köklü çözümün aylık bağlama oranı ve güncelleme katsayısının değiştirmesinden geçtiğini ifade eden Çelik, “Çözüm emeklilerin aylıklarının insanca bir seviyeye yükselmesidir. Alt sınırı asgari ücrete çekmektir. Şimdi bunlar yapılmıyor. Geçici düzenlemelerle Hazine’den geçici bir kaynak aktarılıyor” diye ekliyor.
“Bayram ikramiyesi maaş tutarında olmalı”
AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, hazırladıkları yasa teklifiyle emekli bayram ikramiyesinin de 1100 liradan 2 bin liraya yükseltileceğini açıkladı.
Bin lira ile başlayan bayram ikramiyesi beş yıldan beri sadece 100 TL’lik bir artış gösterip 1100 TL olmuştu. Geçen beş yıl boyunca resmi enflasyon yüzde 300’ler, gıda enflasyonu yüzde 400’ler civarında yükseliş kaydetmişti.
14 milyon emeklinin yoksullukla mücadele ettiğini ve yaşama tutunmaya çalıştığını söyleyen Mahmut Şengül, yılda iki kez verilen bayram ikramiyesinin de yeterli düzeyde olmadığını söylüyor. Şengül, “Devlet kamuda çalışan personele 52 günlük ilave tediye veriyor. Yani ikramiye. Biz aynı oran kadar yani maaş tutarı kadar yılda iki sefer emeklilere ikramiye verilmesini istiyoruz” diyor.
Emeklilere göre siyasi rüşvet
Aziz Çelik emekli maaşlarındaki artış kararının siyasi olduğuna dikkat çekerken emekliler de açıklanan rakamı siyasi rüşvet olarak nitelendiriyor.
Mahmut Şengül, “Sosyal Güvenlik Kurumu maalesef emeklilere asgari ücretin altında bir maaş vererek aslında Anayasal bir suç işliyor. Bu bir. İkincisi bunu bir seçim yatırımı ve seçim rüşveti olarak görüyoruz” diyerek ekliyor: “Eğer niyetlerinde ciddilerse emeklilere insanca ve insan onuruna yaraşır bir ücret vermelerini talep ediyoruz. Bu da en düşük asgari ücret oranında olmalı.”
Muhalefet partileri de emekli maaşının en az asgari ücret seviyesinde olması gerektiği görüşünde.
CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Perşembe günü Meclis’te düzenlediği toplantıda en düşük emekli maaşı ile emeklilere verilen bayram ikramiyelerinin, asgari ücret seviyesine çekilmesi önerisinde bulundu.
DW Türkçe’ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?