2030’da sıfır karbon hedefi doğrultusunda başlatılan SUMP İzmir, kentin geleceği için sokağa indi. Vatandaş forumlarında İzmir’in sürdürülebilir ulaşım rotası belirlenirken, Kültürpark’ta ise karbon salımı ve çevreci ulaşım araçlarıyla ilgili farkındalık yaratıldı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Avrupa Birliği (AB) ile yürüttüğü İzmir Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı (EU Supportto İzmir Sustainable Urban Mobility Plan-SUMP İzmir) kapsamında yurttaşlar, üç gün boyunca İzmir’in sürdürülebilir ulaşım hedeflerini tartıştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı tarafından organize edilen “SUMP İzmir Sokak’ta” etkinlikleri kapsamında Buca ve Karşıyaka’da forumlar, Kültürpark’ta ise bir dizi farkındalık etkinliği düzenlendi.
Programın son gününde Kültürpark içerisinde farkındalık ve moral etkinlikleri yapıldı. Etkinliğe, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı Kadir Efe Oruç, S.S. İzmir Köy Koop. Birlik Başkanı Neptün Soyer, Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi, Türkiye’nin önde gelen sosyal medya fenomenleri, içerik üreticileri, seyahat ve gezi yazarları, üniversite öğrencileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı.
24 otomobille farkındalık etkinliği
Kültürpark’a getirilen 24 otomobil, 24 bisiklet ve 1 otobüsle karbon ayak izi için farkındalık yaratıldı. Etkinlikte 24 yolcunun, ayrı otomobillerde, tek bir otobüste ve 24 ayrı bisikletle yaptığı seyahatin trafikte kapladığı alan gözler önüne serilirken araçların karbon salımına dikkat çekildi. Etkinliğe katılanlar tarafından Kültürpark’ın zemininde karbon ayak izini anlatan boya etkinliği düzenlendi. Ardından hep birlikte alana getirilen bisikletler katılımcıların gönüllerince boyandı. Bisiklet boyama etkinliğine vatandaşlar ise kendi bisikletleriyle eşlik etti.
“Soruna ortak olmak sorunu çözmek kadar kıymetli”
Çalışmalar hakkında bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı Kadir Efe Oruç, “İzmir’de bu çalışmalar Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı’nın hazırlanması kapsamında yürüyor. Biz bunu kısaca SUMP olarak ifade ediyoruz. Çok geniş bir ekiple bu çalışmaları yürütüyoruz. İzmir ile ilgili uzun vadede ulaşım ve hareketliliği nasıl sağlarız diye birçok yerden analizler yapmaya çalıştık. Elde ettiğimiz verileri ekstra vatandaş forumlarıyla da desteklemeye çalışıyoruz. Vatandaş forumlarında da yaklaşık 500 kişilik bir katılım sağladık” diye konuştu.
“Sıfır karbon hedeflerimizi yakalamak için çalışıyoruz
Kadir Efe Oruç, “İzmir sahip olduğu sürdürülebilir ve temiz enerji kaynaklarıyla ulaşıma yönelik altyapısıyla Türkiye’de öncü bir şehir. Hem bisiklet yolları, hem deniz hem de raylı sistem taşımacılığıyla Türkiye’nin gelecek vaat eden bir kenti. Başkanımız Tunç Soyer’in vizyonu bizi çok daha iyi bir geleceğe götürebilecek durumda. Şu anda yürüyen Buca Metrosu, Narlıdere Metrosu, Çiğli Tramvayı, yeni yapılması planlanan raylı sistem projeleri, bisiklet yolları, elektrikli yolcu gemileri gibi projelerle birlikte 2030 ve 2050’deki sıfır karbon hedeflerimizi yakalamak için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Başkan Soyer’in sıfır karbon için attığı imzanın içinde olmamız gerekiyor”
Etkinliklere katılarak gençlerle birlikte sürdürülebilir bir gelecek için farkındalık çalışmalarına destek veren İzmir Köy Koop Birlik Başkanı Neptün Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in önderliğinde 2030 ve 2050 yılında karbon salımını sıfıra indirmek için uluslararası anlaşmalara imza atmış olması çok önemli. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in atmış olduğu bu imza, bizim aslında vatandaşlarla içinde olmamız gereken bir imza. Biz de bunu anlatmaya çalışıyoruz. Üniversite öğrencilerimiz var. En güzeli de bu. O yaş gurubunda, o bilinçte olan insanların katkı koyması çok kıymetli. Bugün, bir otobüsün taşıdığı yolcu sayısının arabayla ve bisikletle kapladığı alanı burada hep birlikte görmüş olduk. Baktığımız zaman hayattaki yaşam alanlarımızı ne kadar daralttığımızı ve nefes alacak ne kadar az yer bıraktığımızı gördük. Biraz da bunu anlatmaya çalışıyoruz” dedi.
“İzmir’in kendini geliştiren bir ulaşım vizyonu var”
Neptün Soyer, “Bugün İzmir’in, yüzde 40’ın üzerinde yürüyebilen bir kent olduğunu öğrendim. İzmir gerçekten yürünebilen bir kent. Bunu artırmak da bizim elimizde. Onun için bugün burada olmaktan çok mutluyum. İzmir’de metroyu kent içinde rahatlıkla kullanabilirsiniz. Aliağa’dan Selçuk’a ve havaalanına ulaşan İZBAN’ı kullanarak Alsancak’a kadar gelebilirsiniz. Oradan İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım araçlarıyla İzmir’in her yerine yayılabilir ya da yürüyebilirsiniz. İzmir’in bu anlamda gerçekten kendini geliştiren ve uluslararası gündemi de yakalayan bir ulaşım vizyonu var” şeklinde konuştu.
“İzmir’de bisikletli ulaşım çok kolay”
Bisikletli ulaşımın İzmir’de yaşamın bir parçası olduğunu ifade eden Neptün Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi de bunu halkla birlikte yaygınlaştırıyor ve geliştiriyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in bisiklete binmesi bazen bir fantezi gibi algılanıyor. Çok şaşırtıcı buluyorum. Ben ortaokula başlarken karne hediyesi olarak alınan bisikletin mutluluğunu hiçbir zaman unutamam. Dolayısıyla bisiklete binmek önemli bir şey. Sadece hobi olarak kullanılacak bir şey değil. İşe, okula giderken ve günlük hayatın her alanında kullanabilirsiniz. İzmir’de bisikletli ulaşım çok kolay ve bunu destekleyen bir yerel yönetimimiz var” diye konuştu.
“İzmir sürdürülebilir ulaşımda çok çok önde”
Farkındalık çalışmaları için etkinliklere katılan Şef aşçı Serpilay Salkım, “Gezdiğim çok fazla şehir oldu; İzmir’in sürdürülebilir ulaşımda diğer şehirlerden çok çok önde olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Özellikle tramvay yolları, bisiklet yollarıyla. Alsancak’ta artı bir yönü de var. Arabayı bırakıp metro, tramvay, otobüs ve kendi skuterimle ulaşım sağlayabiliyorum. Geleceğimizi düşünüyorsak lütfen hep birlikte karbon ayak izimizi azaltalım, elektrikli araçlara ve toplu ulaşımlara yönelelim” dedi.
“İzmir’in sürdürülebilir projelerini gönülden alkışlıyorum”
Uzman Diyetisyen Betül Karakuş ise, “Hem sürdürülebilir ulaşımın ön plana çıkarılması hem çevreci ulaşımın artması çok umut verici. Bu yapılan çalışmaları duyurmak da bizlerin görevi. Ben evim ve işyerim arası tramvay kullanıyorum ve bunu da her gün paylaşıyorum. Bunun yanı sıra artık bisikleti de hayatıma dahil etmeyi düşünüyorum sürdürülebilir bir ulaşım için. İzmir’in sürdürülebilir projelerini gönülden alkışlıyorum. Bu konuda başkanımıza teşekkür ediyorum. Her yerde sürdürülebilirlik karşımıza çıkıyor. Özellikle toplu ulaşım ağının sürdürülebilir ulaşımda çok önemli bir sistemi var. İzmir’in bu konuda öncü olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
“SUMP konseptinin uygulanması yaşanabilir kentler için çok önemli”
SUMP çalışmaları için 24 adet bisikleti hibe ederek katkı sağlayan Anadolu Efes Grup’un Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi, “Ulaşım dediğimiz zaman ülkelerin karbon salınımının önemli bir paya sahip olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla SUMP konseptinin uygulanmasını şehirler açısından temiz toplumlar yaratmak ve insan açısından daha yaşanabilir kentler yaratmak için önemli olduğunu düşünüyorum. Anadolu Efes’in 2030 sürdürülebilirlik hedefleri içerisinde de toplumsal fayda yaratmak ve insan odaklı değer yaratmak çok önemli. Bu projede yer almaktan da çok mutluyuz. İzmir’in bizim için çok önemli bir yeri var. İlk fabrikamızı kurduğumuz yer burası dolayısıyla kökenlerimiz bu şehre dayanıyor. Bizim için çok kıymetli” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı