turkusanewspaper

CHP’li Tanrıkulu’nun fezlekesi Cumhurbaşkanlığı’nda

Adalet Bakanlığı, CHP Diyarbakır milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle hazırlanan fezlekeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) iletilmek üzere Cumhurbaşkanlığı’na gönderdi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik sözleri nedeniyle Tanrıkulu hakkında Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni istemiş, bakanlığın izin vermesinin ardından başsavcılık Tanrıkulu hakkında, “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” ve “Devletin askeri ve emniyet teşkilatını alenen aşağılama” suçları yönünden tanzim olunan fezlekeyi Adalet Bakanlığı’na göndermişti.

Bakan Tunç “kabul edilebilir değil” diyerek yeşil ışık yakmıştı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Tanrıkulu hakkındaki soruşturma talebine izin verildiğini açıklarken, “Burada bahsettiğimiz milletvekilinin ordumuza yönelik ifadelerini kabul etmek, hoş karşılamak mümkün değildir” demişti.

Bakan Tunç, “Ordumuzu karalayıcı, milletimizi rahatsız eden, Mehmetçiğimizi rahatsız eden, canı pahasına bu ülkenin bütünlüğü, birliği ve beraberliği için, ülke sınırlarımızı koruyan, güvenliğimizi sağlayan Mehmetçiklerimize bu cümlelerle hakaret etmek elbette ki tepkiyle karşılanır. Cumhuriyet Başsavcılığımız soruşturma başlattı. Soruşturma tabi ki 301. maddenin 4. fıkrası gereği Türk Ceza Kanunu’nda Adalet Bakanlığının iznine tabi. İzin konusuyla ilgili dosya geldi ve izin verildi” demişti.


Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Tanrıkulu hakkındaki fezlekenin meclise ulaşmasının ardından takdirin TBMM Genel Kurulu’nda olacağını açıklamıştı. Fotoğraf: Getty Images/AFP/A. Altan

Tunç, ayrıca fezlekenin tamamlandıktan sonra TBMM’ye iletilmek üzere Cumhurbaşkanlığı’na gönderileceğini, fezlekenin meclise ulaşmasının ardından da takdirin TBMM Genel Kurulu’nda olacağını söylemişti.

Demirören Habar Ajansı’nın (DHA) pazartesi akşam saatlerinde yayımladığı habere göre fezleke Saray’a gönderildi.

Sezgin Tanrıkulu ne demişti?

Tanrıkulu 8 Eylül tarihinde katıldığı TV100 canlı yayınında, “Benim takip ettiğim davalar var. 15 köylüyü helikopterden atan Türk Silahlı Kuvvetleri değil mi? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararıyla sabit hale gelen… Biz eleştirel yaklaşırız. Soru sorarız, doğru olup olmadığını sorgularız, TSK üzerinden bu tür şaibelerin kalkması amacıyla bunu sorarız. 40 yılda her şeyi doğru yapsaydı Türkiye bu durumda olmazdı. AİHM kararı orada, 15 tane köylü, kim attı? Bu kadar köyü yaktı?” diye konuşmuştu.

DHA, DW / DA, EC

Exit mobile version