turkusanewspaper

Türkiye ve İran’dan Gazze için ateşkes çağrısı

Hamas’ın 7 Ekim’de düzenlediği terör saldırılarına karşılık olarak İsrail’in de Gazze Şeridi’ne başlattığı yoğun saldırılarda 26. güne girilirken, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ateşkes çağrısı yaptı.

Gazze’de bütün dünyayı etkisi altına alan savaş hali devam ederken, Hamas’ın arkasındaki güç olmakla suçlanan bölgenin önemli aktörlerinden İran’ın Dışişleri Bakanı Abdullahiyan bugün Ankara’da temaslarda bulundu.

Fidan ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuşan konuk bakan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından da kabul edildi. Önümüzdeki dönemde İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin de Türkiye’ye gelmesi planlanıyor.

Abdullahiyan dün de Katar’ın başkenti Doha’da Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye ile bir araya gelmişti.

Gazze için ateşkes çağrısı

Ortak basın toplantısında her iki bakan da ateşkes sağlanması ve bölge ülkelerinin bir araya gelerek kalıcı barış bulunması için çalışması gerektiğine atıfta bulundu.

Fidan “bazı ülkelerin Gazze’deki kıyıma aleni destek vermesi, şiddeti teşvik etmesinin” kabul edilemeyeceğini söyleyerek, şunları kaydetti:

“Gazze’deki insanlık dramının bölge ülkelerini de etkisi altına alacak bir savaşa dönüşmesini istemiyoruz. Bu nedenle bölge içi ve bölge dışı tüm aktörleri, kalıcı ve adil barışı teşvik etmeye çağırıyoruz. Bu bölgenin aktörleri olarak bölge sorunlarımızın çözümünü başkalarına havale etmemeliyiz.”

Fidan, İslam İş birliği Teşkilatı, Arap Ligi, Afrika Birliği, Birleşmiş Milletler’de temsil edilen bütün ülkelerle diplomasi trafiği yürüttüklerini belirtirken, “Gönül isterdi ki bunu AB ile de aynı şekilde yapabilseydik. Ama AB topluca aldığı pozisyon gereği maalesef (Gazze’de) ateşkes ifadesini duymak istemiyor. İnsani yardımlarla ilgili herhangi bir zorlayıcı ve baskı uygulayıcı bir zemini de kabul etmiyor” yorumunu yaptı.

Ateşkesin olmasını hemen istediklerini ama buna kalıcı çözüme yönelik çalışmalar eşlik etmedikçe şiddet sarmalının tekrar ortaya çıkabileceğine işaret eden Fidan, İsrail ve bazı müttefiklerinin kalıcı çözümden anladığının “Filistinlilerin ortadan kaldırılması” olduğunu ve bunun hiçbir zaman güvenlik getirmeyeceğini kaydetti. Fidan, “Filistinleri de tatmin edecek bir çözümün ortaya konması ve bölge ülkelerinin de sorumluluk alacağı bir çözümün kabul edilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Abdullahiyan: Sonuçları ağır olur

Abdullahiyan da ortak basın toplantısında savaş bir an önce durdurulmazsa tarafların kontrolünden çıkabileceğini söyleyerek, bunun sorumluluğunun “ABD, İsrail ve savaş suçlarını destekleyenlerde” olacağını belirtti.

İran Dışişleri Bakanı, “Gazze’de kadınlara ve çocuklara karşı saldırılar devam ederse, sonuçları çok ağır olacaktır ve destekleyenler bunun bedelini ağır ödeyeceklerdir” derken, durumun böyle devam etmesi halinde “direniş gruplarının başka sürpriz saldırılar düzenleyebileceğine” işaret etti.

Konuk bakan ayrıca İran Cumhurbaşkanı’nın Arap ve İslam ülkelerinin Gazze için bir araya gelmesine ilişkin önerisini de tekrarlayarak, en yakın zamanda böyle bir toplantının olmasını arzu ettiklerini kaydetti.

Abdullahiyan, böyle durumlarda İslam ve Arap ülkelerinin ilk görevinin “İsrail mallarını boykot etmek” olduğunu da ifade ederek, “İşgal altındaki topraklara mal ve yakıt gönderilmesi durdurulmalı ve bu suç rejimiyle diplomatik ilişkilerin durdurulmasında tereddüt edilmemelidir” dedi.

İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Müslüman ülkelere İsrail’e petrol ve gıda ihracat yollarını kapatması çağrısında bulunmuştu.

Gazze’yle ilgili son durum

İsrail’in saldırısı altındaki Gazze Şeridi’ni Mısır’a bağlayan Refah Sınır Kapısı bugün ağır yaralı insanların ve yabancı pasaportu olan bazı çifte vatandaşların geçişine açılmıştı.


Refah Sınır Kapısı bu sabah kısıtlı olarak açılmıştı Fotoğraf: Mohammed Abed/AFP/Getty Images

Fidan, 500 civarında yabancı ülke vatandaşının Gazze’den çıkmasına yönelik İsrail ile Mısır makamları arasında mutabakata varıldığı bilgisinin kendilerine de ulaştığını söyleyerek, “Bunlar arasında Türk vatandaşlarının olması için de müzakerelerimiz devam ediyor. Türk vatandaşı olan Gazze’deki mukim kardeşlerimizin kimlikleri belli. Onlara yönelik çalışmalarımız Mısır ve İsrail makamlarıyla devam etmekte” dedi.

Öte yandan İsrail Lübnan ile sınırını da yakın takip altında tutarken, İran destekli Şii militan grup Hizbullah’ın tutumu yeni bir cephe açılıp açılmayacağı ile ilgili önemli görülüyor.

Tahran’dan zaman zaman yapılan açıklamalarda İsrail “yeni cepheler” açmakla tehdit edilirken, ABD’nin iki uçak gemisi ise halen Doğu Akdeniz’de.

ABD’nin Suriye’deki bazı üslerine son günlerde çeşitli saldırılar düzenlenmiş ve bunlardan İran destekli gruplar sorumlu tutulmuştu.

İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan ise en son CNN televizyonuna yaptığı açıklamada bölgede herhangi bir grup tarafından ABD hedeflerine yönelik bir saldırının kanıt olmaksızın İran ile ilişkilendirilmesinin tamamen yanlış olduğunu belirtmişti. Abdullahiyan, söz konusu coğrafyada yaşayan insanların “Filistin’de yaşanan gelişmelere karşı çok hassas ve öfkeli olduğunu” ancak İran’dan emir almadıklarını ve kendi kararları ile hareket ettiklerini savunmuştu.

Bu arada Yemen’deki İran destekli Husiler de insansız hava araçları (İHA) ve füzelerle İsrail’e yönelik saldırılar gerçekleştirdi.

DW Türkçe’ye VPN ile nasıl ulaşabilirim?

Exit mobile version