İbrahim Kurtuluş, Türk Hava Yollarının Newark Liberty Uluslararası Havalimanı’nda yaşananları örtbas etme girişimi olduğunu söyledi
İbrahim Kurtuluş, Türk Hava Yollarının Newark Liberty Uluslararası Havalimanı’nda yaşananları örtbas etme girişimi olduğunu söyledi
Türk-Amerikan Toplum Aktivisti İbrahim Kurtuluş, Türk Hava Yollarının New Jersey – Newark Liberty Uluslararası Havalimanı’nda Airbus A330’un tahsis edilen pist yerine taksi yolundan kalkış yapmaya çalışmasını ve büyük bir facianın eşiğinden dönülmesiyle ilgili süreci yakından takip ettiğini ve yaşanan talihsiz olayın felaketle sonuçlanabileceğini içeren bir yazı kaleme aldı..
İbrahim Kurtuluş’un kaleme aldığı yazı:
Türk Hava Yolları’na Mektup. Bir Örtbas Etme.
Türk Hava Yolları ve ilgili havacılık güvenlik kuruluşlarındaki ilgililere,
4 yıldan uzun süredir Newark Liberty Uluslararası Havalimanı’ndan kalkan Türk Hava Yolları Uçuş 330 vakasını yakından takip ediyorum ve olayın belirli yönlerini örtbas etme girişimi olduğu aşikar hale geldi.
7 Ağustos 2021’de Newark Liberty Uluslararası Havalimanı’nda Türk Hava Yolları Uçuş A330’un başarısız kalkışıyla ilgili ciddi endişemi dile getirmek için yazıyorum. Airbus A330’un tahsis edilen pist yerine taksi yolundan kalkış yapmaya çalışmasını içeren olay, felaketle sonuçlanabilirdi. Yolcular ve mürettebat dahil olmak üzere uçakta 326 kişi varken, hava trafik kontrolünün hızlı eylemleri sayesinde bu ciddi hata kıl payı önlendi. Ancak, Türk Hava Yolları’nın sonrasında şeffaflık ve hesap verebilirlik eksikliği son derece rahatsız edici.
Bu büyüklükteki bir olayın kapsamlı bir soruşturma gerektirmesi anlaşılabilir bir durumdur. Pilotları yere indirmek, ek eğitim sağlamak ve hatanın kaynağı belirlenip çözülene kadar uçuş operasyonlarını askıya almak gibi bazı adımlar atan Türk Hava Yolları, olayın ciddiyeti konusunda hâlâ tam olarak şeffaf olmadı. Pilotların bir rütbe düşürüldüğü ve ek güvenlik eğitimi kurslarına tabi tutulduğu bildirildi. Bu düzeltici önlemler, Türk Hava Yolları’nın güvenlikle ilgili eğitim için geleneksel olarak yüksek standartlarının bir yansımasıdır.
Ancak, derinden endişe verici olan, bu olayın kamuoyuna açıklanmasındaki şeffaflığın eksikliğidir. Havayolu, alınan disiplin eylemlerinin tüm ayrıntılarını açıklamadı ve uçuş ekibi tarafından yapılan hata hakkında kamuoyuna hiçbir onay verilmedi. Bunun yerine, yolcular yanıltıldı ve iptal edilen kalkışın, uçuş ekibinin uçağı kalkış için yanlış yüzeye hizaladığı gerçeği yerine mekanik bir sorundan kaynaklandığı söylendi.
Olayın ciddiyeti göz önüne alındığında, Türk Hava Yolları’nın yalnızca güvenlik protokollerini gözden geçirmesini değil, aynı zamanda durumu kamuoyuna tam olarak kabul etmesini de beklerdik. Bunu yapmamak havayolunun yolcu güvenliğine olan bağlılığına olan kamu güvenini zedeliyor ve açıklığı ve hesap verebilirliği konusunda endişelere yol açıyor.
Türk Hava Yolları’nı bu olayla ilgili soruşturmanın bulgularını açıklamaya ve bir daha tekrarlanmaması için atılan adımlar konusunda daha fazla şeffaflık sağlamaya çağırıyorum. Kamuoyunun böylesine tehlikeli bir hatanın bir daha yaşanmaması için neler yapıldığını bilmeye hakkı var. Olay hakkında tam olarak açık olmamakla Türk Hava Yolları itibarını zedeleme ve daha da önemlisi gelecekteki yolcuların hayatlarını tehlikeye atma riskiyle karşı karşıya.
Güvenlik ve kamu güveni en önemli şey olmalı ve Türk Hava Yolları’nın bu konuyu gerektirdiği ciddiyetle ele almasını ve bu gibi olayların tam olarak kabul edilmesini ve asla tekrarlanmamasını sağlamak için daha fazla adım atmasını umuyorum.
Saygılarımla,
İbrahim Kurtuluş
Toplum Aktivisti