İki hemşire, eksi 40 derecede Ağrı Dağı’nın zirvesine çıktı

Türkiye’nin çatısı olarak nitelendirilen Ağrı Dağı’na hemşirelik yaptığı Antalya’dan gelen Türkiye Dağcılık Federasyonu 3’üncü kademe antrenörü de olan Ayşe Kalkan, geçen yıl 2 defa kış tırmanışı denemesinde bulundu.

Kalkan şubat ayında olumsuz hava kaideleri, mart ayında ise arkadaşlarının rahatsızlanması nedeniyle tepe yapamadan geri döndü.

Ayşe Kalkan, geçen hafta kendisi üzere hemşire ve antrenör olan 20 yıllık arkadaşı Semra Keskin’le Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesine geldi.

EKSİ 40’TA DORUĞA ÇIKTILAR

Gerekli hazırlıkları yapan Kalkan ve Keskin, 22 Ocak günü şiddetli Ağrı Dağı tırmanışına başladı. Sırtlarında 10 gün kendilerine yetecek kadar gereç dolu çantaları ile Çevirme köyünden tırmanışa geçen 2 arkadaş, 3 bin 500 metrede kamp kurdu. Tipi ve soğuk sebebiyle hava koşullarının düzelmesi için bekleyen Kalkan ve Keskin, birinci tepe denemesinde olumsuz hava kuralları sebebiyle 4 bin 200 metreden geri döndü.

Bir mühlet bekledikten sonra kamplarını 4 bin 100 metreye taşıyan 2 bayan dağcı, hava koşullarının güzelleşmesiyle birlikte 27 Ocak Perşembe günü sıfırın altında 40 derece soğukta Ağrı Dağı’nın 5 bin 137 metre yüksekliğindeki doruğuna ulaşmayı başardı. Soğuk hava sebebiyle saçları buz tutan iki bayan dağcı dorukta yaklaşık 15 dakika kaldıktan sonra inişe geçti.

“İSKENDER IĞDIR’I ANDIK”

Şiddetli tırmanışı muvaffakiyetle gerçekleştiren Ayşe Kalkan, 2021’de yapamadığı kış tırmanışını gerçekleştirdiği için keyifli olduğunu söyledi. 2 bayan dağcının hiçbir lojistik dayanak almadan tepe yapmasının değerli olduğunu tabir eden Kalkan, “Türk bayanın isteyince her şeyi yapabileceğini gördük. Uygun örnek teşkil etmek istiyoruz. Faaliyet başından sonuna kadar her ayrıntı düşünülüp planlanmıştı. Buzul geçişi ve soğuk sıkıntı vakitlerdi. Bu tırmanışta ayrıyeten 2000 yılı kışında hayatını Ağrı Dağı’nda kaybeden İskender Iğdır’ı da andık.” diye konuştu.

SOĞUKLA HEM FİZİKÎ HEM DE RUHSAL ÇABA

Arkadaşı Semra Keskin’le 6 gün süren tepe seyahatini anlatan Ayşe Kalkan, şunları söyledi:

“21 Ocak’ta Doğubayazıt’ta buluştuk, 22 Ocak’ta Çevirme köyünden tırmanışa başladık. Birinci kampı 3500 metrede kurduk. Hava kaidelerinin uygun olmasını bekledik. Meteoroloji de olağan üzere görünse de dağda hava çok değişik oluyor. Onun için 3 bin 500 metre rakımda 4 gece kaldık. Hava sıcaklığı yer yer sıfırın altında 40 ila 50 derece ortasında değişiyordu. Fotoğraf ya da görüntü çekmek için eldiveni çıkardığımda ellerim donacak üzere oluyordu. 4 günün akabinde yaptığımız tepe denemesini olumsuz hava koşulları sebebiyle tamamlamadık ve 4 bin 100 metredeki ana kampa geri döndük. Burada bekledikten sonra 27 Ocak Perşembe günü hava kurallarının da biraz güzelleşmesiyle Semra Keskin ile tepeye ulaştık. Çok soğuk sebebiyle fakat 15 dakika durabildiğimiz doruktan daha sonra inişe geçtik. Eşyalarımızı toplayıp inerken çok soğuktu, neredeyse donuyorduk. Soğukla hem fizikî hem de ruhsal gayret verdik. Tırmanışta her şeyi bilerek, düşünerek, hakikat adımlar atarak yaptık.”

DOĞUBAYAZIT HALKINDAN DESTEK

İki kadın olarak yapacakları tepe seyahati öncesi Doğubayazıt halkından dayanak gördüklerini belirten Kalkan, “Tırmanış başladıktan sonuna kadar ilçe halkı bizden haber bekledi. Biz de telefonların şarjı bitmesin diye muhakkak vakitlerde onları arayarak yeterli olduğumuzu ve yerimizi bildiriyorduk. Tırmanış sonrası kaldığımız otelde bir amca bizim tepe fotoğrafımızı istedi. Onların bu dayanağı bizi çok keyifli etti.” dedi.