$ DOLAR → Alış: / Satış:
€ EURO → Alış: / Satış:

Almanya’da grev dalgası yeni bir döneme mi işaret ediyor?

Almanya yeni yıla birbiri ardına gelen grevlerle başladı. Ancak grevlerin arkasındaki tek neden, yüksek enflasyon ve alım gücündeki düşüş değil. Grevlerin arkasında yatan faktörleri irdeledik.

Almanya’da grev dalgası yeni bir döneme mi işaret ediyor?
  • 03.04.2024
  • 188 kez okundu

Almanya yeni yıla grevlerle girdi. Makinistler sendikasının demiryollarındaki altı günlük grevi tam bitmişti ki ardından Ver.di sendikası havalimanlarında greve çağırdı. Yaklaşık 25 bin güvenlik görevlisi 1 Şubat’ta iş bıraktı. Hemen ertesi günü otobüs, metro ve tramvay işletmecisi 130 belediye şirketi 81 kent ve 42 ilçede greve gitti.

Başka grevler de sırada. Kabin personeli sendikası UFO’nun toplu sözleşme görüşmelerinden çekilmesinin ardından havayolları şirketi Lufthansa’da yakın dönemde bir grev daha yaşanabilir.

Almanya grev ülkesi mi oluyor?

Avrupa’da katılım ve kapsam açısından kitlesel grevler deyince akla Fransa geliyor. Almanya’da son dönemde iş bırakma eylemlerinin yoğunlaşmasıyla grev ülkesi haline gelindiği algısı oluştu.

Sendikalara yakınlığıyla bilinen Hans-Böckler Vakfı’ndan Thorsten Schulten, bu algıda grevlerin ulaşım gibi vatandaşları yakından etkileyen alanlarda gerçekleşmesinin rolü olduğuna işaret ediyor. Schulten, inşaat, kimya, metal gibi sektörlerde greve daha fazla katılım yaşansa bile bunun günlük yaşamı çok etkilemediği için kamuoyunda pek algılanmadığını kaydediyor. İstihdam piyasası uzmanı, geçen yılki grevlere dair ellerinde henüz kesin rakamlar bulunmadığı için grevlerde bir artış olup olmadığını söylemenin şu aşamada mümkün olmadığını belirtiyor.

Ancak grevlere katılımlarda artış yaşandığı söylenebilir. Schulten sendikaların bile grev çağrısına katılımın yoğunluğu ve üye sayısındaki artış karşısında şaşırdığını belirtiyor.


Demiryolu çalışanlarının grevi altı gün sürdü.Fotoğraf: Peter Kneffel/dpa/picture alliance

Alman Ekonomi Araştırmaları Enstitüsünden (DIW) Marcel Fratzscher de “On ya da yirmi yıl öncesiyle karşılaştırdığımızda günümüzde daha fazla grev olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz. Ancak tabii ki 1980’ler gibi grevlerin daha yoğun olduğu dönemler de yaşamıştık” diyor.

Almanya’daki grevler komşu Avrupa ülkeleriyle karşılaştırıldığında ortamın oldukça sakin olduğunu söylemek mümkün. 2012-2021 yılları arasında Almanya’da 1000 çalışan ortalama 18 iş günü grev yaparken bu rakam Fransa’da 92 ve Belçika’da 96.

İşveren piyasasından personel piyasasına dönüşüm

Almanya’da düzenlenen grevlerde son yıllarda yükselen enflasyon önemli rol oynuyor. DIW Başkanı Fratzscher, “Son üç yılda ücretlerdeki artış enflasyonun çok gerisinde kaldı. Bu nedenle günümüzde pek çok kişinin alım gücü azalmış durumda ve insanlar alım gücündeki bu kaybın telafi edilmesini istiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Greve gidilmesinde enflasyonun yanı sıra demografik nedenlerden kaynaklanan iş gücü açığı da rol oynuyor. Ülkede kapatılamayan 1,8 milyon kişilik istihdam açığı bulunduğuna işaret eden Fratzscher, bu durumun çalışanları daha özgüvenli hale getirdiğini, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, ücret zammı gibi taleplerin daha yüksek sesle dile getirildiğini belirtiyor.


DIW Başkanı Marcel FratzscherFotoğraf: Bernd von Jutrczenka/dpa/picture alliance

Bu durum grevlerde sadece ücret zammı değil, demiryolları grevinde tanık olunduğu üzere, haftalık çalışma saatlerinin azaltılması gibi talepleri de beraberinde getiriyor. Havayolları grevinde de çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve iş yükünün azaltılması ön plandaydı.

DIW Başkanı Fratzscher, işveren piyasasından personel piyasasına dönüşümün önümüzdeki yıllarda daha da hızlanacağı, 2-3 yıllık dönemde grevlerin artacağı öngörüsünde bulunuyor.

Almanya’da bu yıl bankacılık, inşaat, kimya, metal ve elektronik endüstrilerinde toplu sözleşme görüşmeleri yapılacak. Yıl sonunda Deutsche Post ve kamu çalışanlarının toplu sözleşme görüşmelerinin sonuçlanması bekleniyor. Tüm bu alanlardaki toplu sözleşmeler 12 milyon çalışanı etkiliyor.

Nüfustaki yaşlanma sendikaları da etkiliyor

Sendikaların gücü, üye sayısının yanı sıra toplu sözleşme ilişkisi içinde bulunulan işveren sayısına da bağlı. Hizmet sektörü sendikası Verdi, geçen yıl üye sayısını 40 bin kişi artırdı. Bu, sendikanın kurulduğu 2001’den bu yana en büyük üye artışı anlamına geliyor. Ancak son otuz yıla bakıldığında sendikaların büyük üye kaybı yaşandığı da görülüyor.


Nüfustaki yaşlanmayla birlikte emekliye ayrılanların sayısı da artıyor.Fotoğraf: Sebastian Kahnert/dpa ZB/picture alliance

Üyelerdeki düşüş eğilimini tersine çevirmek, demografik koşullar nedeniyle kolay değil. Nüfustaki yaşlanma sendikalarda da etkisini gösteriyor. İstihdam piyasası uzmanı Thomas Schulten, sendikaların üye yapılarının istihdam piyasasındaki yapıyla örtüşmediğine işaret ediyor. Doğum oranlarının yüksek olduğu yıllarda dünyaya gelenlerin önümüzdeki yıllarda emekliye ayrılacağını belirten Schulten, bu grubun sendikalarda ağırlıklı olarak yer aldığını kaydediyor ve ekliyor: “Yani sendikaların sadece üye sayılarını koruyabilmek için her yıl sonuç itibarıyla yeni çalışanları bünyesine katması gerekiyor ve bu çok zorlu bir iş.”

Toplu sözleşmelerin gücü

Sendikaların gücündeki diğer önemli faktör olan toplu sözleşmeli istihdamda da on yıllardır gerileme yaşanıyor. 1990’lı yılların başında Almanya’da çalışanların yüzde 80’i toplu sözleşme kapsamındayken günümüzde bu oran yüzde 50’nin altına düşmüş durumda. Diğer yüzde 50’lik kesim sendikalara toplu sözleşme yoluyla bağlı değil ve doğrudan işverenle yapılan sözleşme çerçevesinde çalışıyor.

Halbuki toplu sözleşme işveren açısından da pek çok avantaj içeriyor. Örneğin toplu sözleşmenin geçerli olduğu dönem süresince grev yapılamadığından işveren açısından planlama güvenliği sağlıyor. Schulten, işsizliğin çok düşük olduğu 60’lı yıllarda işverenlerin genel toplu sözleşmeleri tercih ettiğini, sendikaların ise işletme bazında müzakere etmek istediğini hatırlatıyor ve ekliyor: “Sonraki dönemde pek çok işletme toplu sözleşmeyi gereksiz görmeye başladı. Özellikle de kitlesel işsizliğin hakim olduğu 2000’li yıllarda. Şu an ise çalışanların konumunun güçlenmesiyle yeni bir dönüm noktasına ilerliyoruz gibi görünüyor. Yeni koşullarda işverenlerin toplu sözleşmeye ilgisi de artacaktır.”

AB Komisyonu da bu doğrultuda planlar yapıyor. 2022 yılında çıkarılan yönetmelikle AB’ye üye 27 ülkede toplu sözleşme oranının en az yüzde 80’e çıkarılması öngörülüyor. Üye ülkelerin yönetmeliği iki yıl içinde ulusal hukuka dahil edip yürürlüğe sokması gerekiyor. Almanya Çalışma Bakanı Hubertus Heil, uzun süre önce gündeme gelen toplu sözleşme yasasını önümüzdeki aylarda sunmayı hedefliyor. Federal hükümet, yasa çerçevesinde, kamu ihalelerinin sadece toplu sözleşmeye sahip firmalara verilmesini planlıyor.

DW Türkçe’ye VPN ile nasıl ulaşabilirim?

Etiketler: / / / /

FBI, New York borsasına bombalı saldırı planlamakla suçlanan Harun Abdul-Malik Yener isimli kişiyi tutukladı
HASAN ÇELİK/ TÜRK USA NEWSPAPER  FBI, ABD’nin Florida eyaletine bağlı Coral Springs şehrinden 30 yaşındaki Harun Abdul-Malik Yener, New York...
New Yorklular, kayıtlara geçen en yoğun Şükran Günü seyahat dönemine hazırlanıyor
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  NEW YORK – New York ve New Jersey eyaletleri arasında faaliyet gösteren ulaştırma kuruluşu olan Liman İdaresine göre...
Philadelphia Union, Defans Oyuncusu Olivier Mbaizo İle Yeni Sözleşmeye İmzaladı
HASAN ÇELİK/ TÜRK USA NEWSPAPER  Kamerunlu milli futbolcu 2026’ya kadar garantili yeni bir sözleşme imzaladı Philadelphia Union bugün kulübün defans...
Eric Adams New Yorklular için daha güvenli, daha uygun fiyatlı ve daha yaşanabilir kent hale getirmeye devam ediyoruz
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  New York – New York Belediye Başkanı Eric Adams bugün, New York şehrini işçi sınıfı New Yorklular...
Belediye Başkanı Adams, Jessica Tisch’i NYPD Baş Komiseri Olarak Atadı
 HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  NEW YORK – New York Belediye Başkanı Eric Adams bugün Jessica Tisch’in 25 Kasım Pazartesi gününden itibaren...
Belediye Başkanı Adams, New York Şehri’nin Anahtarını Darren Walker, Marc Morial ve Michelle Miller’a Verdi
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER NEW YORK – New York Belediye Başkanı Eric Adams bugün Gracie Mansion Yıllık Koruma Galası onur...
New York’daki bıçaklama olayının şüphelisi cinayet suçlamasıyla mahkemeye çıkarıldı
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  New York Savcılar, Pazartesi günü New York’un Manhattan bölgesinde gerçekleşen bıçaklı saldırıda üç kişiyi öldürmekle suçlanan...
New York Kuraklık Tehlikesi İle Karşı Karşıya, Eyalet Genelinde Alarm Verildi
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  NEW YORK —  Kentte uzun yıllardan sonra ilk kez kuraklık uyarısı su kullanımı kısıtlamalarını gündeme getirdi. New...
New York’ta düzenlenen bıçaklı saldırılarda 2 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi ise ağır yaralandı 
HASAN ÇELİK/TÜRK USA NEWSPAPER  ABD’nin New York kentinin Manhattan bölgesinde 3 farklı noktada düzenlenen bıçaklı saldırılarda 2 kişi hayatını kaybetti,...
İbrahim Kurtuluş, Ülkenin Ulusal kimliğini ve egemenliğini yansıtan resmi adının “Türkey” değil, “Türkiye” olduğunu Prof: David G’ye mektupla bildirdi
İbrahim Kurtuluş, Ülkenin Ulusal kimliğini ve egemenliğini yansıtan resmi adının “Türkey” değil, “Türkiye” olduğunu Prof: David G’ye mektupla bildirdi Eski...
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ