Filistinli Salihiye: Ölürüm ama evimden çıkmam

İsrail’e bağlı Kudüs Belediyesine ilişkin iş makineleri, dün çok sayıda polis ve özel kuvvet grubu himayesinde Pir Cerrah Mahallesi’ne gelerek Salihiye ailesinin meskenini yıkmak için çevreyi sarmış, bunun üzerine aile fertleri tüp gazlarla çatıya çıkarak konutu patlatma tehdidinde bulunmuştu.

Mahmud Salihiye, yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin meskenin yanında bulunan aileye ilişkin iki iş yerini yıktıktan sonra bölgeden ayrıldığını fakat yeni bir baskın ihtimaline karşı direnişlerini sürdürdüklerini anlattı.

SALİHİYE AİLESİ İKİNCİ SEFER “NEKBE” YAŞAMAK İSTEMİYOR

Salihiye, İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan ettiği ve “Nekbe” (Büyük Felaket) olarak anılan 1948 yılında, Batı Kudüs’ün Ayn Kerem köyündeki konutlarından zarurî göçe tabi tutulduklarına dikkati çekerek, “aynı durumu bir sefer daha yaşamayacaklarını” vurguladı.

Meskende annesi, eşi, çocukları ve kız kardeşinin 6 kişilik ailesiyle toplamda 14 nüfusun yaşadığını aktaran Salihiye, “Biz 1948’ten beri bu arazideyiz. 1948’de Ayn Kerem’den tehcir edildikten sonra buraya yerleştik. O tarihten bu yana burada yaşadığımıza ait dokümanlarımız var.” dedi.

YILLARDIR SÜREN HUKUK GAYRETİ

Salihiye, 1948’den bu yana yaşadıkları konut için uzun yıllardır İsrail mahkemelerinde verdiği “hukuk” çabasını ise şöyle anlattı:

“23 yıldır mahkemelere gidiyorum. Evvel İsrail Arazi Kurumu dava açtı, akabinde Gaip Mülkiyetleri Yönetimi devreye girdi ve 23 yıl boyunca buraya el koymaya çalıştılar ancak başaramadılar.

Onlar başaramayınca, son olarak işgal belediyesi (İsrail’in Kudüs Belediyesi), kamu faydası kapsamında okul inşa edecekleri gerekçesiyle devreye girdi. Ancak bu münasebet gerçek dışı. Asıl istedikleri Pir Cerrah’taki tüm yerleri ele geçirerek (Yahudilere tahsis edilen yasa dışı) yerleşimleri genişletmek.”

“BÜTÜN YETKİLİLER YERLEŞİMCİ; ŞİKAYETİNİZİ KİME YAPACAKSINIZ?”

Salihiye, İsrail makamlarının Doğu Kudüs’ün Yahudileştirilmesi için sistematik biçimde bir yerleşim siyaseti izlediği gerçeğine dikkati çekerek, bu makamlar nezdinde hukuk aramanın beyhude olduğunu söyledi. Salihiye, şöyle konuştu: “İsrail mahkemelerinde adalet yok. Zati bu, anayasası olmayan bir işgal devleti. 75 yıldır hala anayasası yok. İki yıldır vazifedeki bu hükümet de yerleşimci hükümettir, buranın yerlilerine karşı bir etnik paklık hükümetidir. Hakimi yerleşimci, belediye lideri yerleşimci, karar alıcı sistemlerin bütün yetkilileri yerleşimci; şikayetinizi kime yapacaksınız?”

“BURADAN ÇIKACAĞIMA KONUTUMDA ÖLÜRÜM DAHA İYİ”

Konutunun çatısına koyduğu mutfak tüpleriyle yetişkin çocuklarıyla birlikte nöbete devam eden ve gayretten vazgeçmemekte kararlı olduklarını söyleyen Salihiye, şöyle devam etti: “Ceketim tam akaryakıta bulanmış halde. Ben ciddiyim. Zira artık kaybedecek hiçbir şeyim yok. Biz daha evvel bir sefer (Ayn Kerem’deki) konutumuzdan, toprağımızdan çıkarıldık. Ben bu meskende doğdum. Buradan çıkacağıma konutumda ölürüm daha yeterli. Tüm konutumu içindekilerle yakma niyetiyle çatıya gaz tüpü koydum. Konutum için kendimi yakarım. Artık korkmuyoruz, içimizde kaygı kalmadı. Baskı, baskı, baskı, baskı…Artık bir yere kadar; patlama noktasına geldik. 23 yıldır mahkemelere gidiyoruz hiçbir sonuç yok. Konutumda ölürüm ancak evimden çıkmam.”

SESİNİ DÜNYA’YA DUYURMAK İSTİYOR

Verdikleri uğraşa milletlerarası takviye ve seslerini dünyaya duyurmak istediklerini lisana getiren Salihiye, “Yahudilerden sol görüşlü bireyler ve sağcı-dindar Neturei Karta kümenin üyeleri dayanak olmak üzere meskene geldi, yanımızda duruyorlar. Duruşları çok uygun. Toplumsal medya aracılığıyla sesimizi duyuruyorlar.” dedi.

Salihiye, İsrail güçlerinin dün akşam saatlerinde alandan ayrılmasının akabinde geceyi çok güç geçirdiğine işaret ederek, şunları kaydetti: “(Bu gece) İki saat uyudum. Her yarım saatte yahut bir saatte bir dönüşümlü olarak meskenin etrafında devriye geziyoruz. Dün akşam buradan ayrıldılar lakin artık gelip bizi kaçırmak için plan yapıyorlar. Zira gelip kaçırabilirlerse sıkıntıyı çözmüş olacaklar. Annem zati yaşlı, yapabilecek bir şeyi yok.” Salihiye, “Biz şu an Kudüs’te her yerden zulümle sarılmış durumdayız. Tek istediğimiz sesimizin dünyaya duyurulmasıdır.” diye ekledi.

KONUTUN ÜZERİNDE İHA UÇUYOR

Mahmud Salihiye ile konutunun bahçesinde yapılan röportaj sırasında, İsrail polisine ilişkin olduğu düşünülen bir insansız hava aracının meskenin üzerinde uçması dikkati çekti.

Aile, İsrail polisinin kendilerini gözetlediğini ve muhtemel bir baskın için fırsat kolladığını söz etti.

İsrail güçleri, dün Salihiye ailesini meskenlerinden çıkarmak için iş makineleriyle Pir Cerrah Mahallesi’ne gelmiş, fakat karşılaştıkları direniş üzerine aileye ilişkin bir oto galeri alanı ile bir fidanlığın yıkımını gerçekleştirerek bölgeden ayrılmıştı.