Görecek ne kaldı?
Galatasaray’da ikinci yarı ortalarında, kadro 2-1 mağlupken taraftar bileti çoktan İsmail Çipe’ye kesmişti ve top onun ayağına her geldiğinde …
Galatasaray’da ikinci yarı ortalarında, kadro 2-1 mağlupken taraftar bileti çoktan İsmail Çipe’ye kesmişti ve top onun ayağına her geldiğinde tribünlerden ıslıklar yükseliyordu. “Kâğıt üzerinde çok rahat kazanılması gereken bu maçın dönemin geri kalanındaki maçların bir karbon kopyası olmasının tek sorumlusu kaleci miydi?” sorusunun karşılığını o dakikada arayan pek yoktu.
“Teknik yönetici değiştikten sonra Galatasaray için ne değişti?” sorusunun yanıtı son derece muğlakken birebir sorunun Kasımpaşa versiyonu çok netti mesela. Rekor sayıda teknik yönetici değişikliği yaptıktan sonra süreksiz olarak misyonu devralan Sami Uğurlu’yla peş peşe puanlar toplayarak bu başarılı bağlantıyı resmileştirmeye karar veren Kasımpaşa bu galibiyetle serisini peş peşe 4 maça çıkardı.
HAYALLER VE GERÇEKLER
Öbür ekipteki yeni hoca Torrent, lige Hatayspor hezimetiyle başlamıştı, Kasımpaşa yenilgisiyle devam etmiş oldu. İspanyol teknik adamın hayalindeki futbolun, Guardiola tarzı, oyunu geriden kuran, orta alanda basan ve top hakimiyeti kendisinde bir futbol olduğunu kestirim etmek güç değil. Gel gör ki hayallerle gerçeklerin kesişme noktasında, sezonun en Covid üstü Afrika Kupası sillesini yemiş yorgun günlerinde, alandaki 11’in kumaşı istenen elbiseyi biçmeye yetmediği noktada ne yapacağı asıl soru işaretiydi. Şapkadan tavşan çıkmadı.
TEK HOŞ ŞEY HALİL’İN GOLÜYDÜ
Sarı kırmızılılar ismine maçtaki tek hoş şey Halil’in golüydü. Galatasaray şampiyonluk mottosuyla yola çıkıp, küme düşme çabasına hakikat evrilen bu çok enteresan dönemde, geçen hafta birinci sefer 4 yemişti, bu maçta da birinci sefer meskeninde 3 golle tanışmış oldu. Daha görecek ne kaldı noktasında tahminen de temkinli olmak vakti.