Madenci yakınlarının avukatından “Manipülasyon” suçlaması
Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait Bartın’ın Amasra ilçesinde 41 madencinin hayatını kaybettiği madendeki grizu patlamasıyla ilgili yürütülen …
Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait Bartın’ın Amasra ilçesinde 41 madencinin hayatını kaybettiği madendeki grizu patlamasıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında savcılar, bilirkişi heyeti ve madenci yakınlarının avukatları maden sahasında inceleme ve keşif yaptı.
Soruşturma savcısı, madenci yakınlarının avukatları ile Bartın Baro Başkanı Ferhat Parlatır’ın da katıldığı keşifte 7 kişilik bilirkişi heyeti hazır bulundu. Bilirkişi heyeti, elektrik, jeoloji, jeofizik ve makine mühendisleri ile A sınıfı iş güvenliği uzmanlarından oluştu.
İncelemeye katılanlar arasında yer alan madenci yakınlarının avukatlarından Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi Tamer Doğan, gözlemlerini DW Türkçe ile paylaştı.
Sabah 8.30 itibarıyla Amasra Adliyesi’nde hazır bulunduklarını ifade eden Doğan, soruşturmayı yürüten savcılıkla, avukatların taleplerinin olduğu başvuru üzerinden istişarelerde bulunduklarını ve heyetle birlikte maden sahasına gittiklerini söyledi.
Patlamanın olduğu noktaya inilemedi
Madende yangının sürmesi ve yeni patlama riski olması nedeniyle 41 madencinin hayatını kaybettiği -350 kotuna inemediklerini belirten Doğan, harita üzerinde madencilerin hayatını kaybettiği bölgelerin işaretlendiğini, hangi madencinin ne şekilde yaşamını yitirdiğinin tespit edildiğini anlattı.
“Manipülasyon yapmaya çalıştılar”
Doğan ayrıca, heyetteki mühendislerin simülasyon oluşturarak ölçümler yaptığını, madende çalışan teknik personele sorular yöneltildiğini belirtti. Daha önce savcılık tarafından el konulan havalandırma sensörlerinin verilerinin incelendiğini de aktaran Doğan, madende çalıştığı için bilgisine başvurulan bazı mühendis ve iş güvenliği uzmanlarının verilerle ilgili manipülasyon yapmaya çalıştıklarını ileri sürdü.
Ancak Doğan, dosya soruşturma safhasında olduğu için manipülasyon konusunda daha fazla detay veremeyeceğini ifade etti.
Amaçlarının delil karartılmasını engellemek olduğuna vurgu yapan Doğan, “Aradan geçen 5 günlük süre içinde elbette ki bazı delilleri karartmış olabilirler. Bunu ilerleyen süreçte göreceğiz”” dedi.
“Köylerde kara propaganda yapıldı”
ÇHD adına Soma ve Ermenek gibi maden facialarının yargı süreçlerinden deneyimli bir ekiple birlikte çalıştıklarına dikkati çeken avukat Doğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlk başlarda hayatını kaybeden madencilerin köylerinde ‘Soma davasının avukatları gelecek. İtibar etmeyin, görüşmeyin’ gibi bir kara propaganda denendi. Ama bu tam ters tepti çünkü bu karalama için yapılan şey ailelerin bize güvenini sağladı. Savcılıkla ilk görüşmelerimizde de mesafelilerdi ama onlar da gördüler ki biz maden konusunda uzman ve nokta atışı taleplerde bulunan bir ekibiz ve bu nedenle bizimle temas kurmaktan kaçınmıyorlar.”
Soruşturma nereye kadar gidecek?
Soruşturmayla ilgili de değerlendirmede bulunan Doğan, “Önemli olan soruşturmanın nereye kadar gideceği. Türkiye Taşkömürü Kurumu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı dahil edilecek mi yoksa gariban bir barutçu veya mühendisin üzerine mi yıkılmaya çalışılacak bunu hep birlikte göreceğiz” İfadelerini kullandı.