Meral Akşener: Oğan ile görüşme yetkisi Kılıçdaroğlu’nda

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 14 Mayıs seçimleri sonrasında ilk kez partisinin Genel Merkezi’nde açıklamalarda bulundu. 28 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunu “Bir referandum haline dönmesi gereken bir seçim” olarak nitelendiren Akşener, “Kazanmaktan başka seçeneğimiz yok” dedi.

28 Mayıs’a kadar kendisinin ve partisinin yapacağı çalışmalar hakkında bilgi veren Akşener, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 13’üncü Cumhurbaşkanı seçilmesi için ellerinden gelenin sonuna kadar çalışacaklarını söyledi.

Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermemiş vatandaşlara yönelik “teke tek ikna” çalışmaları yapacağını belirten Akşener, bunun için de İstanbul’da hemşehri dernekleri ile görüşerek, ev ziyaretleri yaparak, “mikro bazda çalışmalar” yürüteceğini, bütün illerde parti kurumlarının da çalışacağını ifade etti.

“Seçimi mutlaka kazanmalıyız”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBBM) çoğunluğu Cumhur İttifakı partilerinin elde etmesi nedeniyle “Millet İttifakı’nın adayının mutlaka kazanması gerektiğini ortaya koyan bir seçim oldu” diyen Akşener, “Erdoğan’ın kazanması halinde hem Meclis hem ucube sistemin seçtirdiği partili cumhurbaşkanlığı sistemi bir daha Türkiye’de tartışılamaz bir hale gelir ve dolayısıyla buna mutlaka mani olmalıyız” şeklinde konuştu.

İYİ Parti lideri, “Bu ucube sistemin en azından denge ve denetleme mekanizmasının oluşabilmesi için” Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçilmesi gerektiğini söyledi.

Oğan ile görüşme

Akşener basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan ile görüşüp görüşmediğine ilişkin bir soruyu “Ben görüşme yapmadım” şeklinde yanıtlayan Akşener, “Biz Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı adayımız olarak gösterdik. Arkasında dün durduk, bugün duruyoruz. Seçim gününe kadar da seçilmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Kendisine Sayın Oğan veya bir başka arkadaşımız dahil olmak üzere, buna Sayın İnce de dahil, her türlü görüşme yetkisini, onların varsa talepleri, o talepleri yerine getirme yetkisini verdik. Dolayısıyla Sayın Kılıçdaroğlu bu konudaki görüşmeleri yürütüyor” dedi.

Halkın önündeki “iki seçenek”

İYİ Parti lideri Akşener, yaptığı basın açıklamasında, seçmenin ikinci turda hangi konularda tercih yapmış olacağını da ifade etti.

“28 Mayıs’ta vereceğiniz kararla; ya seçim kazanmak uğruna kadınlara şiddeti, ölümü, tacizi, tecavüzü ve hatta sahiplendirilmeyi reva görenleri seçeceksiniz ya da kadınların, çocukların gençlerin hakkını, hukukunu koruyup iyileştirmek isteyenleri seçeceksiniz” diyen Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ya tıpkı dün olduğu gibi milli bayramlarda Atatürk’ümüzün adını bile anmamak için her şeyi yapanları seçeceksiniz ya da her milli bayramı Atatürk’ümüzün adıyla, iziyle, büyük bir coşkuyla kutlayanları seçeceksiniz. Ya ‘Ne mutlu Türk’üm’ demekten rahatsız, cumhuriyet değerlerimize düpedüz gıcık olanları seçeceksiniz ya da ‘Varlığım Türk varlığına armağan olsun’ diye ant içenleri seçeceksiniz.”

“Ya 2019’da PKK’ya, 2023’te Hizbullah’a sırtını dayayanları seçeceksiniz ya da ülkemizde terörün gölgesini bile barındırmayacak olanları seçeceksiniz” ifadelerini kullanan Akşener, sığınmacılar konusunda da seçmenin bir karar vereceğini dile getirdi:

“Ya ensar diye diye ülkemizi yol geçen hanına döndüren, vatandaşlığımızı bile üç kuruşa pazarlayanları seçeceksiniz ya da hududumuzu namus, nüfus cüzdanımızı da tapu bilenleri seçeceksiniz. Ya ‘Suriyelileri gönderemeyiz’ diyenleri seçeceksiniz ya da tüm oyunları bozarak, Avrupa’nın göçmen hendeği olmayı reddedenleri, sığınmacıları iki yıl içinde ülkelerine gönderecekleri seçeceksiniz.”

“Türk milleti olarak bu seçimle birlikte önümüzde iki seçenek var: Sarayın büyüyen gölgesinde kayıp mı olacağız, yoksa millet iradesini yeniden hakim mi kılacağız?Yandaşların rant düzenine yol mu vereceğiz, yoksa 85 milyon için zenginlik ve refahı mı seçeceğiz?” ifadelerini kullanan Akşener, “Kazanmaktan başka seçeneğimiz yok. İstibdada dur demeye devam edeceğiz, ‘Yeter söz milletindir’ diyeceğiz” şeklinde konuştu.

DW/JD, CÖ