DEVA ve Gelecek Partisinden “mutabakat metni” vurgusu
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Zafer Partisi lideri Özdağ ile imzaladığı protokole DEVA ve Gelecek partilerinden temkinli açıklamalar geldi. İki parti, altılı masada imzalanan mutabakat metninin bağlayıcılığına vurgu yaptı.
CHP lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ile imzaladığı protokol konusunda, İttifak üyeleri DEVA Partisi ve Gelecek Partisinden temkinli açıklamalar geldi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, protokolün Kılıçdaroğlu ve Özdağ’ın imzasını taşıdığına işaret ederek, kendileri için İttifak’a üye altı parti arasında imzalanan ortak politikalar metninin önemli olduğunu vurguladı.
Babacan: Nihai halini ben de basından gördüm
Özdağ ile yaptığı görüşme “öncesinde, arasında ve sonrasında” Kılıçdaroğlu’yla görüştüğünü, 24 saat içinde 3 kere telefonda görüşme yaptığını belirten Babacan, “Süreç hakkında bizleri bilgilendirdi. Protokolün nihai halini ben de basına açıklandığında gördüm. DEVA Partisi için önemli olan ortak politikalar metnidir. Müzakereler sürecinde Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu konudaki hassasiyetini defalarca muhataplarına ilettiğini biliyorum. Bu referans metinle çelişmeyecek bir çalışmanın önemi konusunda mutabık kaldık. Niyet açısından bir çelişki yok. Tek tek hukukçu mikroskobuyla incelediğinizde ‘Şu şöyledir’ denilebilir ama niyet önemli. Sayın Kılıçdaroğlu’nun niyetinin ve müzakereler sırasındaki büyük çabasının ortak politikalar metniyle çelişmeyecek bir şey ortaya çıkarmak olduğunu biliyorum. Bu konudaki hassasiyeti kendisi açtı zaten. İkinci tur için ne kadar çok insan, ne kadar çok siyasetçi, ne kadar çok lider Sayın Kılıçdaroğlu’na desteğini açıklarsa biz o kadar memnun oluruz. Nihayetinde seçimleri kazandıktan sonraki uygulamalar önemlidir. O uygulamalarda da Millet İttifakı’nın ortak ve bağlayıcı metinleri geçerlidir” ifadelerini kullandı.
Millet İttifakı olarak politikalarının omurgasının “ortak politika metni” olduğuna vurgu yapan Babacan, “Altı parti birbirinin güvencesidir. Vatandaşlarımız her şeyi gayet iyi okuyor” dedi.
Muhafazakâr seçmenin yoğun olduğu illerde CHP’nin oylarında ciddi artış olduğunu söyleyen Babacan, “Seçimden sonra bize ‘Vay, bunlar 15 milletvekili aldı. Öbürü 10 milletvekili aldı’ diyenler işin özünü kaçırmış… Bize bu eleştiriyi yöneltenler tam da AK Partili seçmeni korkuttuklarının farkına bile varmıyorlar. AK Partili seçmen, ‘Bak, bunlarla yan yana yürürsün, size anında dirsek çevirirler’ diyor. Seçmen üzerinde bunun oluşturacağı travmanın farkında değiller” şeklinde konuştu.
Gelecek Partisinden de “altılı mutabakat” vurgusu
Gelecek Partisi sözcüsü Serkan Özcü de “Millet İttifakı; Cumhur İttifakının ve başkanlık sisteminin ülkeyi soktuğu otoriter yolsuzluk düzeninden kurtararak, ülkemizi demokratik ve müreffeh bir düzene kavuşturmak üzere kurulmuş, bugüne kadar da söylem ve program önerilerini bu ilkeler doğrultusunda şekillendirmiştir” diyerek “İlk gün olduğu gibi altı siyasi parti olarak altına imza attığımız her belgenin arkasındayız” mesajı verdi.
Özdağ’ın sığınmacılarla ilgili sözlerine tepki
Parti genel merkezlerinden Özdağ ile imzalanan protokol konusunda temkinli açıklamalar gelirken Özdağ’ın sığınmacılar konusundaki tutumuna sert eleştiriler yöneltildi.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selim Temurci Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Ümit Özdağ’ın paylaştığı bir mesaja tepki olarak, “Sayın Özdağ günün şakasını yapmış sanırım! Bir şaka da benden. Bu adam İçişleri Bakanı olacağım diyorsa, Sayın Soylu kesin kalacak demektir. Bir toplumsal barış projesi olan Millet İttifakı, göç ve sığınmacı problemini çözmeyi taahhüt etmiştir. Kazanmak için her yol mübah değildir” ifadelerini kullandı.
Özdağ, “CHP Gençlik Kolları duvarları ‘Suriyeliler gidecek’ yazılarıyla boyadı” başlıklı bir haberi paylaşarak “Öncelikle elinize sağlık gençler. Size Zafer Partisi’ndeki şablonları da verelim. Ve söz ben İçişleri Bakanı olarak yollayacağım. Ancak sadece Suriyeliler değil Türkiye’yi dünyanın lunaparkı zanneden, kadınlarımıza cariye muamelesi yapan, sokaklarımızı uyuşturucu cennetine çeviren, selefi cihatçı örgütlenme yapan ve yılda 11 milyar dolarımızı yiyen herkes gidecek” demişti.
Yeneroğlu’ndan “Türken Raus” sloganına atıf
Özdağ’ın bu paylaşımına DEVA Partisi İstanbul milletvekili Mustafa Yeneroğlu da, Almanya’da 80’li yıllara damgasını vuran Türken Raus (Türkler Dışarı) sloganlarına atıfta bulunarak tepki gösterdi.
“İnsan onuru ve ötekinin hakkı benim için yaşam felsefesidir. Ötekileştirilenin kimliğine bakmam, kötülüğün izahatını dinlemem. İnsan onurunu ayaklar altına alan her politikayı ayaklarımın altına alırım” diyen Yeneroğlu, “Ortak noktamız insan hakları ve demokrasi kültürü olduğu sürece çözemeyeceğimiz sorun yok; yeter ki “demokrasi” derken zihnimizde önüne “Türk tipi” tanımlamasını eklemeyelim; yeter ki evrensel standartlara riayet edelim, yeter ki yola çıkan her türlü faşizan emele yolun başlangıcında dur diyelim!” mesajını paylaştı.
DW/BK,EC