İranlı Elyas: Onur Yürüyüşü’nden geri gönderme merkezine
İstanbul’da 25 Haziran’da düzenlenen Onur Yürüyüşü sırasında gözaltına alınan ve Urfa’daki geri gönderme merkezine gönderilen İranlı Elyas İran’a geri gönderilme tehlikesi ile karşı karşıya.
İstanbul’da 25 Haziran’da düzenlenen Onur Yürüyüşü sırasında gözaltına alınan İran, Libya, Rusya, Portekiz ve Avustralya vatandaşı 5 kişi geri gönderme merkezinde tutuluyor.
Avukatlar, geri gönderme merkezinde tutulan 5 kişinin yürüyüş esnasında değil yürüyüş öncesinde ve sonrasında dış görünüşleri gerekçe gösterilerek gözaltına alındığını belirtiyor.
Geri gönderme merkezinde tutulan İranlı ve Libyalı mültecilerin, sınır dışı edilmesi durumunda işkence ve idam tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceği vurgulanıyor.
Uluslararası koruma talebinde bulunan Rusya vatandaşı bir kişinin ise sınır dışı edilmesi durumunda askere alınma ve Ukrayna’da devam eden savaşa gönderilme tehlikesi altında olduğu paylaşıldı.
“Annemin çektiği işkenceyi o da çekmesin”
İranlı LGBTİ+ aktivisti Elyas Torabibaeskendari, 25 Haziran’da Nişantaşı’nda taksiden indiği esnada gözaltına alındı. Avukat Eda Toca, “Bir maskülen erkek gibi görünmediği için ‘ibne gibi’ denilerek alınıyor. Polislerin ifadesinde bu böyle geçiyor” diyor.
Siyasi görüşü nedeniyle İran’da baskı ve işkenceye maruz kalan anne Ashraf Abudzadeh Bereyhi, Elyas’ı ve iki ablasını yanına alarak 10 yıl önce Türkiye’ye kaçmak zorunda kalmış. Elyas’ın ablası Andishe Torabibabaeskandari, annesinin İran’da kara listede olduğunu söylüyor. “Annem güçlü bir kadın, şu anda aşırı endişeli. Elyas için çok çabalıyor. İran’da yaşadığı sıkıntıları, işkenceleri çocuğu yaşamasın istiyor.”
Elyas’la kısa süreli telefon görüşmesi yaptığını söyleyen Andishe, kardeşinin son durumunu şöyle aktarıyor: “İstanbul’dan Urfa’ya gidene kadar 17 saat boyunca ihtiyaçları karşılanmamış. Yemek verilmemiş. Zaten ilk başta hastalık oldu, uyuz çıktı. İlaç istedi ve maalesef oraya ilaç götürmeye izin vermiyorlar. Orası kesinlikle iyi bir yer değil. Şiddet olmadı ama kötü davranıyorlar. Elyas çok merhametli, çok zeki bir çocuk. Orada olmayı hak etmiyor.”
Urfa İnsan Hakları Derneği’nden avukat Mustafa Vefa, görüşe izin verilmeyen Kurban Bayramı tatilinin ardından pazartesi sabah saatlerin Elyas ile görüştü. Elyas’ın Türkiye’de şartlı mülteci statüsüne sahip olduğunu ifade eden hukukçu, “Elyas’ın LGBTİ+ birey olduğu İran’da da biliniyor. Oraya giderse idam tehdidi ortaya çıkabilir” ifadelerini kullanıyor.
İran’daki LGBTI+’ların durumu ne?
İranlı LGBTİ+’ların geri gönderme merkezinde tutulan Elyas için üzgün ve endişeli olduğunu belirten trans aktivist Mehsam, “Hepimiz, onun can güvenliği için elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız” diyor.
8 yıl önce Türkiye’ye gelen Mehsam, aynı cinsiyetten kişiler arasındaki ilişkinin İran yasalarına göre suç olduğunu belirtiyor. Mehsam, cinsel yönelimi nedeniyle fiziksel ve psikolojik işkenceye uğradığını, kırbaç cezasına çarptırıldığını ve cezaevinde tutulduğunu anlatıyor: “Bütün kapılar sana kapandığında iki seçeneğin kalıyor ya intihar edeceksin ya da kaçıp güvenli bir hayat arayışına çıkacaksın. Bu, İran’da LGBTİ+ olmanın kısa bir özeti.”
İran’a iade edilen LGBTİ+’ların idam edilebileceğini söyleyen Mehsam, “Hapiste tecavüzden ölmektense idamın sana çıkması büyük bir şans ve çok daha onurlu” diyor.
“Evine dönerken gözaltına alındı”
Taksim’deki evine dönerkenyürüyüşe katıldığı iddiasıyla gözaltına alınan Libyalı trans mülteci ise kendisine tebliğ edilmiş hukuki bir karar bulunmamasına rağmen Tuzla Geri Gönderme Merkezi’nde tutuluyor.
Avukat Eda Toca, Libya’da maruz kaldığı toplumsal cinsiyete dayalı şiddet sebebiyle Türkiye’ye göç eden mültecinin geri gönderilmesi durumunda ülkesinde zulüm ve ölüm tehlikesi yaşayabileceğine dikkat çekiyor.
26 yaşındaki mültecinin, 2 sene önce Covid-19 pandemisi sürerken Türkiye’ye geldiği öğrenildi. Avukat Toca, pandemi döneminde Göç İdaresi’ne erişimin kısıtlı olması nedeniyle kayıt yaptıramayan Libyalı mültecinin, pazartesi günü uluslararası koruma başvurusu yaptığını söyledi: “En önemli sorunu hijyenle alakalı temizlik malzemelerine erişememesi. Bunlar kendisine sağlanmadı, kantinden alabileceği söylendi. Şu anda başka bir trans kadınla beraber kalıyor. Tutulma koşulları sebebiyle hormon ilaçlarına ulaşamıyor.”
Karar bugün çıkabilir
Geri gönderme merkezinde tutulan 5 kişi için verilen kararın bugün öğle saatlerinde tebliğ edilmesi bekleniyor. Avukatlar, idari gözetim ya da sınır dışı kararı çıkması durumunda itiraz sürecini başlatacaklarını duyurdu.
Türkiye mültecileri geri gönderebilir mi?
1951 tarihli Birleşmiş Milletler Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Cenevre Sözleşmesi’ne coğrafi sınırlama şerhiyle taraf olan Türkiye, Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerin dışından gelen sığınmacılara mülteci statüsü vermiyor. Avrupa dışından gelen ve üçüncü ülkeye yerleştirilinceye kadar Türkiye’de süreli koruma statüsü verilen sığınmacılar, iç hukukta “şartlı mülteci” olarak tanımlanıyor.
Öte yandan hukukçular, Türkiye’nin taraf olduğu Cenevre Sözleşmesi’nin 33. maddesi ile düzenlenen “geri göndermeme” ilkesinin uygulanması gerektiğini hatırlatıyor. Bu maddeyle, mültecilerin zulüm görebileceği ya da hayatının tehdit altında olabileceği ülkelere geri gönderilmesi net bir biçimde yasaklanıyor.