Deprem Komisyonu: Kiracılar da yıkımdan sorumlu tutulsun
Meclis’te çalışmalarına başlayan Deprem Komisyonu’nda riskli binaların yıkılmasına karşı çıkan kiracıların da yıkımdan sorumlu tutulması, müteahhitlik kanunu çıkarılması gibi önemli konular gündeme geldi.
11 ilde büyük yıkıma yol açan depremi araştırmak için Meclis’te kurulan komisyonda yıkımların engellenmesi ve doğru zeminde doğru binaların yapılması için alınacak tedbirler ele alındı. Komisyonda AKP’li Necip Nasır’ın “kiracılar da dava açarak riskli yıkımı durduruyor, kiracılar da sorumlu tutulmalı” önerisi desteklendi ve Meclis kapanmadan hukuki düzenleme yapılması önerildi.
Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin araştırılması ve alınacak tedbirler için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu bu hafta iki toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda seçimin de yaklaşması nedeniyle Meclis’in çalışmalarının kısa süreceği değerlendirildi ve alınacak acil tedbirler konuşuldu.
“Kiracılar da sorumlu olsun”
AKP İzmir Milletvekili Necip Nasır, riskli yapı tespiti kesinleşen yerlerde binanın elektrik, su gibi hizmetlerinin sonlandırıldığını ancak kiracıların açtığı davalar ile bunu durdurduğunu söyledi. Nasır, “Binada kiracı olanlar çeşitli nedenlerden dolayı binaların yıkımına engel olmakta. Bu keyfiyeti önleyici kanun ve yönetmeliğin içerisinde ekstra bir madde bulunmamakta. Önerimiz: Kiracıların mal sahiplerine açmış olduğu davalarda mahkemelerin yürütmeyi geçici durdurma kararıyla verdiği sürelerde yaşanan felaketlerden kiracılar da sorumlu tutulursa da caydırıcı olacağını düşünüyorum” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek bu öneriye destek vererek, “19 daire birleşmiş, bina riskli, binayı yıkacaklar. Kiracının biri gidiyor mahkemeye, yürütmeyi durdurma alıyor. 19 kişi evi terk etmiş gitmiş, bir kiracı orada oturuyor, hiçbir işlem yapamıyorsunuz. Bunlarla ilgili bağlayıcı hukuki düzenlemeyi hemen alalım; niye almayalım? Şu dönem içinde alabiliriz” dedi.
AKP’li vekiller Derya Bakbak ve Selman Özboyacı ile CHP’li Gürsel Erdol da öneriyi destekledi. Komisyon önerisi olarak hukuki düzenlemenin hızlıca Meclis’e gönderilmesi konusunda uzlaşıldı.
“Müteahhitlik Kanunu şart”
CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, müteahhitliğin meslek kanunu olmamasını gündeme taşıyıp “Herhangi bir iş yapamayıp da ‘bir meslek sahibi olalım’ dediğiniz zaman yapılan tek iş müteahhitlik. Hiçbir bilgiye, hiçbir beceriye, hiçbir sermayeye, hiçbir akademik unvana, kariyere ihtiyaç yok. Müteahhitlik kanununun çıkması şart” dedi.
AKP’li Necip Nasır, kentsel dönüşümün teşvik edilmesi amacıyla mülk sahiplerine verilen faiz desteği oranı ile kredi miktarının artırılmasının, ayrıca kredi vadesinin uzatılmasının şart olduğunu söyledi. Nasır, “İnşaat maliyetlerinin bölgeden bölgeye farklılık gösterebilmesi sebebiyle kentsel dönüşüm kapsamında kira yardımında olduğu gibi faiz destekli kredi miktarı da bölgelerin sosyal ekonomik gelişmişlik durumuna göre belirlenmelidir. Deprem riski yüksek bölgelerdeki belediyelerin yıllık yatırım bütçelerinin yüzde 10’unu kentsel dönüşüm projeleri için ayırmaları sağlanmalı” dedi.
“İRAP raporları hayata geçirilmiyor”
Komisyon Başkanı AKP Afyon Milletvekili Veysel Eroğlu, depreme hazırlık konusunda eylem planının illerde valilik ve belediyelerce hazırlanması gerektiğini söyledi. CHP’li Müzeyyen Şevkin, “İRAP (İl Risk Azaltma Planı) raporları var ama hayata geçmiyor, yapmıyorlar” derken, AKP’li Nasır, “uygulamıyorlar, yapmıyorlar” diye destek verdi. Veysel Eroğlu, “Hayata geçirelim yaptıralım, yaptıracağız” dedi.
Eroğlu, “Bunun için kanuna gerek yok. Bir yazı hazırlayalım, bunu Cumhurbaşkanının talimatıyla, bütün valiliklere talimat versin, deprem belgelerinde bu iş yapılabilir yani gelin, biz bunu yapalım” açıklaması yaptı.
“Çıkma yasaklanmalı”
Toplantıda yüksek katlı binaların “çıkma” olarak adlandırılan ilk kattan sonraki 1-1,5 metrelik bölümlerinin olmaması gerektiği de konuşuldu. AKP’li Veysel Eroğlu, “Çıkmayı kesinlikle yasaklamak lazım” dedi. Bu önerinin de raporda yer alacağı kaydedildi.
“Çimento ihracatı yasaklansın”
CHP’li Gökan Zeybek, İstanbul’da hazır betonun metreküp fiyatının 2.200 TL olduğunu ifade ederken iki yıl önce bu rakamın 200 TL olduğunu kaydetti ve “Gereğini yapacaksınız, ihracatı yasaklayacaksınız. Türk çimento üretiminin yüzde 40’ını, 50’sini ihraç etmek ne demek?” tepkisini gösterdi. Bu önerinin de komisyon tarafından değerlendirmeye alınmasına karar verildi.
“Fay hattına bina olmaz”
Komisyona bilgi veren MTA Genel Müdürü Vedat Yanık, tarım arazilerine ve fay hattı üzerine bina yapılmaması gerektiğini vurgulayarak “Adıyaman Gölbaşı’nda fay üzerinde hiçbir bina kalmamış. 200 metre sağında, 200 metre solunda binalar tamam, hasar almış ama ayakta duruyor. Bu fay sakınım hattının belirlenmesi için bir örnek… Bu aralıkta demek ki bina yapmayacaksın hepsi yıkıldığına göre. Çay bahçesi yaparız oraları veya başka şekilde değerlendirilebilir, tarım arazisi olabilir yani öncelikle imkân varsa zemini daha sağlam yerlere yapmalıyız” dedi.
“2008 raporuna uyulmamış”
MTA Jeoloji Etütleri Dairesi Başkanı Bahadır Şahin de sunumunda MTA’nın 2008 yılında Kahramanmaraş için uyarıda bulunduğuna dair raporu hatırlatarak “Doğu Anadolu Fayı’nın 7 ve üzerinde bir deprem üreteceğine, böyle bir risk olduğuna dair ifade açık açık yazılmıştı” dedi. HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz, “Bu rapora uyulmuş mu?” sorusuna Şahin sessiz kalırken MTA Genel Müdürü Yanık, “Ben yanıt vereyim, uyulmamış. Uyulsaydı bu şekilde olmazdı” yanıtını verdi.
Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Yusuf Kağan Kadıoğlu da toplantıda, yapı denetiminin kanuni düzenlemelerinin çok iyi olduğunu söyledi ancak denetime dikkati çekti. Kadıoğlu, “Şartnameye ne kadar uyuyoruz ve bunu gerçekten kontrol edebiliyor muyuz? Devlet görevini yaptı, yapı denetimde teknik şartnameyi mükemmel bir şekilde oluşturdu ama denetimi çok önemli” dedi.
Sivas’taki YHT ile ilgili uyarı
Dekan Kadıoğlu Sivas’a yapılan YHT (Yüksek Hızlı Tren) ile ilgili de dikkat çeken bir iddiayı gündeme taşıdı. Kadıoğlu, “Teknik şartname oluşturduk. Belli şartlar konuldu. Sivas demir yolu hattında teknik şartnameyi değiştirdiler, yerini söylüyorum özellikle Yozgat’la Sorgun arasındaki bir Babalı demir ocağından bir bazalt getirdiler, şartnameyi sağlamıyor, taş olabilir ama hiçbir şekilde, döşediler. Oradaki mühendislerin hatası, teknik şartnameyi değiştirdiler. Danışmadığımız sürece çok hata yapıyoruz” dedi.
CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban bu sözlere ilişkin, “Tüm arkadaşları sorumlu tutarak hepinizi uyarıyorum: Çorlu tren kazasını unutmayalım, eğer Sivas’ta da böyle bir hata yapıldıysa bu bir cinayettir. Bakın, ben bunu söyleyeyim, şimdiden öyle bir şey varsa denetlenmeli, durdurulmalı, incelenmeli ve doğru bir şartnameyle yeniden devam edilmelidir diye öneriyorum” dedi.