Boğaziçili Öğrencilerinden Deprem Terimleri Sözlüğü: 30 Farklı Dilde Hazırlanıyor
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremleri takip eden süreçte sahada çalışan arama-kurtarma uzmanları ile gönüllüler arasındaki iletişimi kolaylaştırmak amacıyla bir terminoloji veri tabanı geliştirdi.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremleri takip eden süreçte sahada çalışan arama-kurtarma uzmanları ile gönüllüler arasındaki iletişimi kolaylaştırmak amacıyla bir terminoloji veri tabanı geliştirdi. Deprem sırasında gerek sahada gerekse uzaktan yabancı arama-kurtarma ekipleri ile iletişim koordinasyonunda aktif görev alan Boğaziçililer, yaklaşık 30 farklı dile ulaşan deprem sözlüğünün diğer doğal afetleri kapsayacak şekilde geliştirerek genel bir afet terimleri sözlüğü oluşturmayı planlıyor.
Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü lisans öğrencileri Abdullah Sadık Kuralay, Betül Mulbay ve Ahmet Ergün’ün liderliğinde geliştirilen çok dilli deprem sözlüğü, deprem bölgesinde iletişim için kullanılabilecek temel ifadeler ile arama kurtarma ve ilk yardım gibi alanlardaki terimleri bir araya getirecek. Bu sayede bölgede faaliyet gösteren yabancı arama-kurtarma ekipleri ile gönüllüler arasında iletişim problemlerinin asgari seviyeye indirilmesi hedefleniyor. 30 dile ulaşan veri tabanının mobil uygulamaya dönüştürülmesi için de çalışmalar sürerken, sözlüğün, sel ve yangın gibi diğer afetleri de kapsayacak şekilde geliştirilmesi düşünülüyor.
“AFET BÖLGESİNDEKİ İLETİŞİM PROBLEMLERİNİ GİDERMEK İSTEDİK”
Projenin fikir sahibi Çeviribilim Bölümü Üçüncü Sınıf Öğrencisi Abdullah Sadık Kuralay, Kahramanmaraş depremlerinin ardından bölgede insan hayatı kurtarmak için neler yapabileceğini düşünerek “Deprem Sözlüğü” projesinin ortaya çıktığını anlatıyor:
“İlk depremin ardından sahadaki çalışmalara nasıl bir fayda sağlayabileceğimi düşünmeye başladım. Bu süreçte bölgeye giden birçok uluslararası ekibin iletişim konusunda problem yaşadığını ve çevirmen ihtiyacı olduğunu duyuyorduk. Olağanüstü gelişen bir durum olduğu için doğal olarak sahaya ulaşan gönüllü çevirmenlerin birçoğu profesyonel alan tecrübesine sahip değildi. Bu nedenle terim bilgisi açısından sorun teşkil edebilecek bir eksiklik vardı. Ben de alanımdaki bilgi birikiminden faydalanarak deprem sonrasında orada görev alacak çevirmenlerin ihtiyaç duyacağı kilit terimlerin yer aldığı bir afet yönetimi sözlüğünün çok faydalı olacağını düşündüm. Bu yaklaşımla sözlüğümüzü hazırlamak için ekibimizi gönüllü ve istekli arkadaşlarımızla kısa sürede kurduk. Çalışmanın ikinci gününden itibaren dünyanın farklı bölgelerinden gönüllü çevirmenler çağrımıza cevap verdi ve çeşitli dillerde aldığımız destek ile çalışmalarımızı hızlandırdık.”
Deprem sözlüğünü geliştirme sürecinde çalışan Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim ve Batı Dilleri ve Edebiyatları Üçüncü Sınıf Öğrencisi Ahmet Ergün ise kısa bir zamanda yaklaşık 30 dile ulaştıkları bilgisini paylaşıyor. Bunun için yoğun mesai harcadıklarını belirten Ergün, “Bu çalışma ortaya çıktıktan sonra kısa sürede hem dil sayısı hem de yer alan terimlerin kapsayıcılığı konusunda hızlı hareket etmemiz gerekiyordu. Ben ve arkadaşlarım İngilizce ve İspanyolca dillerine hâkim olsak da diğer diller için en doğruyu bulmanın gayretini gösterdik. Şimdi 30 dile yaklaştık ve çalışmamızın daha kapsayıcı olması için araştırmayı sürdürüyoruz.” diyor.
“AFET TERİMLERİ SÖZLÜĞÜNE DÖNÜŞTÜRMEYİ PLANLIYORUZ”
Ekip üyesi Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü İkinci Sınıf Öğrencisi Betül Mulbay da terimcenin her aşamasını titizlikle yürütüldüğünü, yeni eklenecek terimlerin bölümden akademisyenlerin de içinde olduğu bir terminoloji grubunun onayından geçirilerek ve sahadaki çevirmenlerden durum bilgisi alınarak özenle seçildiğini belirtiyor.
Dünyada herkesin çalışmaya ücretsiz ve kolay bir şekilde ulaşması için bir mobil uygulamanın geliştirildiğini söyleyen Mulbay, süreci ve ekibin gördüğü desteği şöyle özetliyor:
“Yeni eklenecek terimlerin yanı sıra ihtiyaç duyulan dillerin eklenmesinde de sahayı takip etmeye özen gösterdik. Uluslararası Konferans Çevirmenleri Derneği (AICC) başta olmak üzere RWS Group gibi kuruluşların kendi içlerinde duyurmasıyla bir anda birçok farklı ülkeden çevirmenler kendi ana dillerinde çalışmamıza destek sağlamaya başladı. Gönderdikleri geçmiş olsun mesajları ve çalışmamızla ilgili iyi dilek temennileri de bizi duygulandırdı. Ülkemizde de Türkiye Konferans Tercümanları Derneği (TKTD), Afette Rehber Çevirmenlik Organizasyonu (ARÇ) ve Çeviri Derneği gibi kurum ve kuruluşların ilgi gösterdiği terimcemizden bu kurumların sahadaki görevlileri de yararlandıklarını belirtti. Şu an çalışmamızı daha işlevsel olması için yazılım ekibi desteğiyle mobil uygulamaya dönüştürmeye çalışıyoruz. Ayrıca diğer doğal afetlerle ilgili terimleri de ekleyerek daha kapsamlı hale getirmek istiyoruz.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı