Yeşil sahaların ‘inatçı’ kramponları… Kadın futbolcular…

“Futbol erkek oyunudur…” “Kadınlar futbol oynamaz…” “Bacakların çarpık olur…” Bu ve gibisi birçok önyargı ile gayret eden bayan futbol gruplarından birisi de İstanbul’daki Rüzgarlıbahçe Egzersiz Yurdu Spor’un bayan futbol kadrosu.

2013 yılında Beykoz’da bayanlar tarafından kurulan kırmızı-beyaz-mavili kulüpte kulübün lideri, lider yardımcısı ve grup sorumlusu da bayan.

Çocuklarının okullarından arta kalan vakitlerini sporla değerlendirmelerini isteyen Rüzgarlıbahçe halkının katkılarıyla oluşturulan kulübün erkek futbol kadrosu üzere 2016’da kurulan ‘kız futbol takımı’ da kısa müddette muvaffakiyetten muvaffakiyete koştu. Amatör maçlar sonrası lisans alan ekip, profesyonel ligde uğraş etmeye hak kazandı.

3. Lig’de istikrarlı başarılarıyla isminden kelam ettiren Rüzgarlıbahçespor Egzersiz Yurdu Spor Bayan Futbol Kadrosu şimdiden dört futbolcusunu, Muhteşem Lig’in tepe kadrolarından Ataşehir Belediyespor’a transfer bile etti.

KULÜBÜN KURULUŞ HİKAYESİ…

Kulübün temelini atan isimlerden birisi de şu an lider yardımcısı olarak misyon yapan Gülten Yılmaz.

Rüzgarlıbahçe’de bayan kuaförlüğü yapan lakin salgın sonrası iş yerini kapatıp kendini kulübüne adayan Yılmaz “Bizler ‘Çocuklarımızı makus alışkanlıklardan nasıl uzak tutabiliriz’ sorusunu sorarak işe başladık. Bu işe başlarken emelimiz çocuklarımıza sahip çıkmak, onlara yol göstermekti. O yüzden de Rüzgarlıbahçe halkı bize bu mevzuda çok takviye oldu. Şu an kulübümüzde yaklaşık 70 üye bulunuyor ve çabucak hemen hepsi de Rüzgarlıbahçe’nin çocukları. Biz bu işe gönüllülerle başladık ve gönüllülerle de devam ediyoruz’’ dedi.

“OLUR MU O DENLİ ŞEY, KIZ ÇOCUĞU TOP PEŞİNDE Mİ KOŞAR”

“Kız ve futbol sözlerini yan yana getirdiğiniz vakit herkes size uzaktan bakmaya başlıyor” diyen Yılmaz, birçok olumsuz halla karşılaştıklarını şu sözlerle anlattı:

“Küçüğünden, büyüğüne kadar hatta beklemediğiniz insanlardan bile ‘Olur mu bu türlü şey, kız çocuğu top peşinde koşar mı’ diye reaksiyon görüyoruz. Lakin biz kararlıyız, kızlarımız azimli ve istikrarlı olduğu için başaracaklarına eminiz. Bu vakte kadar başaran da birçok kızımız oldu. Şu an Galatasaray, Ataşehir üzere alt yapılara gönderdiğimiz kızlarımız var. Herkes mani olmaya çalışacaktır, lakin azmin yapamayacağını bir şey yok. Beşerler kız futbol kulübüne dayanak vermekte de geri planda kalıyorlar. Ancak buradaki başarılı çocuklardan resmen habersizler.”

‘’İKNA ETTİĞİMİZ ÇOK AİLE OLDU’’

Kadroya katılmak isteyen kız çocuklarından kimilerinin ailesinin duruma olumsuz baktığını fakat gidip o aileleri ikna ettiklerini söyleyen Yılmaz, ‘’Şu an burada top oynayan 35-40 yaşında bayanlarımız bile var’’ dedi.

‘’BU KADARINI BEN BİLE BEKLEMİYORDUM’’

Antrenör Özkan Baş ise kadrosu 2016 yılında kurmaya karar verdiklerini ve bu yola 3 kız çocuğu ile çıktıklarını söyledi. Şu an kadroda yaklaşık 30 tane kız futbolcusunun olduğunu söyleyen Baş, ‘’Ben bu kadar iştirak olabileceğini bile düşünmüyordum. Maltepe, Mecidiyeköy, Üsküdar’dan bile gelenler var. Bütün zorluklara karşın olabildiğince devam etmeye çalışıyoruz. Bir taşra mahallesinin art sokaklarındaki oyuncularımızı var etmeye çalışıyoruz’’ dedi.

‘’KIZLAR TOP OYNAMAZ’

Kız futbol ekibini çalıştırdığını için etrafındaki insanlardan “Hocam kızlar futbol oynamaz” üzere yansılar aldığını anlatan Baş “Biz bu işin cinsiyetinin olmadığını göstermeye çalışıyoruz’’ diye konuştu.

Yaşları 11 ile 28 ortasında değişen bayan futbol grubunun oyuncaları ise yaşadıklarını Hürriyet.com.tr’ye şöyle anlattı:

Eylül Bayraktar (16 yaşında ve 6 yıldır futbol oynuyor) “Bana komşularımız ‘ne işin var erkeklerin arasında’ dedi. Babaannemin arkadaşları ‘bacakların çarpık olur’ diye vazgeçirmeye çalıştı beni. Bazen de dalga geçiyorlar, ‘topa vurabiliyor musun bari’ diye. Fakat ben hiçbirini dinlemedim. İstediğim şeyden eminsem diğerlerinin ne dediğini çok da değerli değil. Artık bu türlü yorum yapanlara karşılık bile vermiyorum, gerek yok çünkü’’

Eylül Bayraktar (16 yaşında ve 6 yıldır futbol oynuyor) “Bana komşularımız ‘ne işin var erkeklerin arasında’ dedi. Babaannemin arkadaşları ‘bacakların çarpık olur’ diye vazgeçirmeye çalıştı beni. Bazen de dalga geçiyorlar, ‘topa vurabiliyor musun bari’ diye. Lakin ben hiçbirini dinlemedim. İstediğim şeyden eminsem oburlarının ne dediğini çok da değerli değil. Artık bu türlü yorum yapanlara karşılık bile vermiyorum, gerek yok çünkü’’

Defne Tuğba Ayan “İlk başta bayanların futbol oynayabileceğine ben bile inanmamıştım. Sonra baktım oluyor ve ilerleme de gösteriyorum bu spora sıkı sıkıya sarıldım. ‘Erkek misin sen, bayan futbol mu oynar hiç’ yansıları aldım fakat umursamadım ve umursamıyorum”

Defne Tuğba Ayan “İlk başta bayanların futbol oynayabileceğine ben bile inanmamıştım. Sonra baktım oluyor ve ilerleme de gösteriyorum bu spora sıkı sıkıya sarıldım. ‘Erkek misin sen, bayan futbol mu oynar hiç’ reaksiyonları aldım lakin umursamadım ve umursamıyorum”

Yaren Kuru (11 yaşında) “Kendimi bildim bileli futbol oynuyorum. Erkeklerle birlikte okulun maçlarına gitmeye başlamıştım. Kadroda, ben hariç herkes erkekti fakat beni hiç yadırgamadılar. Yalnızca benim kız olduğumu gören karşı kadrolar bazen dalga geçiyorlardı. ‘Karşı kadroda kız var ezer geçeriz’ diyorlardı ancak ben onlara daima derslerini verdim. Nedense kızların futbol oynayamayacağı düşünülüyor fakat biz istersek her şeyi yapabiliriz”

Yaren Kuru (11 yaşında) “Kendimi bildim bileli futbol oynuyorum. Erkeklerle birlikte okulun maçlarına gitmeye başlamıştım. Ekipte, ben hariç herkes erkekti lakin beni hiç yadırgamadılar. Yalnızca benim kız olduğumu gören karşı kadrolar bazen dalga geçiyorlardı. ‘Karşı ekipte kız var ezer geçeriz’ diyorlardı lakin ben onlara daima derslerini verdim. Nedense kızların futbol oynayamayacağı düşünülüyor ancak biz istersek her şeyi yapabiliriz”

Seyhan Aycibin (28) ‘’Bu spor benim için bir karasevda. Her ne kadar sakatlıklar yaşasam da ben bu spordan vazgeçemedim. Ailem de çok reaksiyon gösterdi. Sonunda onlar da ikna oldu. Buradaki birçok kız da ailesiyle vaktinde çok gayret etti. Bir bayan futbol oynadığı vakit hem saha da hem de dışarıda gayret etmek zorunda kalıyor’’

Seyhan Aycibin (28) ‘’Bu spor benim için bir karasevda. Her ne kadar sakatlıklar yaşasam da ben bu spordan vazgeçemedim. Ailem de çok reaksiyon gösterdi. Sonunda onlar da ikna oldu. Buradaki birçok kız da ailesiyle vaktinde çok uğraş etti. Bir bayan futbol oynadığı vakit hem saha da hem de dışarıda uğraş etmek zorunda kalıyor’’

FUTBOLCU KIZLARIN EN BÜYÜK DESTEKÇİLERİ BABALARI

Kulüpte top koşturan futbolcuların birçoğunun en büyük destekçisi ise babaları.

Bu isimlerden birisi de Mehmet Özkaya. Kızının 3 yıldır kulüpte yer aldığını anlatan Özkaya ‘’Kızım evvelce mahallede daima futbol oynardı. Bir gün gelip futbol oynamak istediğini söylediğinde onu anlayışla karşıladım, destekledim. ‘Yapamaz mısın sen kızsın’ asla demedim. Aslında benim kızım birinci boksla başladı, sonra tekvandoya gitti artık de sıra futbolda’’ dedi.

Halil Yılmaz ise kızının kendisinden futbola dair şeyler görmesiyle bu spora merak duymaya başladığını belirtti ve şöyle konuştu: ‘’Ben konutta futbol maçı izlerken gelir yanıma oturur, benimle maçı izlerdi. Maçların çabucak hemen hepsini takip ederdi. Kızım futbola bu kadar ilgili olunca ben de onun için bir araştırma yaptım ve sonra da onu bu gruba verdik. Etrafım arkadaşlarım bazen ‘kız futbol mu oynar’ diye yorumlar yapıyor lakin ben duymazdan geliyorum. Sporun bir cinsiyeti olmaz ki, değerli olan topa vurabilmek’’