Hamit Altıntop: “Futbolda Türk ekolü geliştirmeliyiz”

Türk futbolu tarihin en düşünceli devirlerinden birini yaşıyor. A Ulusal Grup, Dünya Kupası vizesi alamadı, kulüplerin başarısız sonuçlarının akabinde Türkiye, UEFA ülkeler sıralamasında 20. basamağa geriledi. 2023-24 döneminden sonra Avrupa’ya artık yalnızca 4 temsilcimiz gidebilecek. Bütün bunların yanı sıra evvel TFF’de sonra MHK’deki istifalar… Önümüzdeki ay yapılacak genel şurada da Türkiye Futbol Federasyonu yeni liderini seçecek. Türkiye Futbol Federasyonu İcra Heyeti üyesi ve Ulusal Gruplar Sorumlusu Hamit Altıntop, Türk futbolunun yaşadığı ezaları ve kurtuluş reçetesini Hürriyet’e verdiği özel röportajda anlattı.

Pandemi etkiledi fakat mazeret olamaz

· Futbolda yaşanan dertler ortada. Hem oyun olarak hem de ekonomik manada ülke futbolunun geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Gerek toplumsal gerek ekonomik, kısaca her alanda tüm dünyayı tesiri altına alan pandemi olağan ki futbolu da etkiledi. Fakat bunu mazeret edemeyiz. Türk futbolunda pandemi öncesinden başlayan ve pandemiyle daha da berbata giden istikrar ve ekonomik meseleler olduğu bir gerçek. Kısa, orta, uzun vadeli tahliller üretmeliyiz. Bütün paydaşlarıyla Türk futbolunun marka pahasını yükseltmemiz lazım. Bunun için de daha net, istikrarlı, sürdürülebilir bir futbol anlayışı ve sportif muvaffakiyete muhtaçlığımız var. Ligin kalitesinin yükselmesi ve istikrarlı muvaffakiyet hem marka bedelimizi yükseltecek hem de mili ekiplerde sürdürülebilir muvaffakiyet sağlayacak.

Ligde kalite maalesef çok düşük

· Şu an Üstün Lig’de futbol kalitesi teknik, taktik ve tempo olarak çok düşük düzeylerde maalesef. Planlı bir oyun anlayışı yok. Türk kültürüne ve kıymetlerine nazaran yeni futbol sistemi oluşturmalı, futbolda kendi formülümüzle Türk ekolü geliştirmeliyiz. Milletlerarası, esnek, tahlil üreten ve dünya futbolunu dillendiren bir ekol olmalıyız. Böylelikle dünyada izlenen bir lig olup marka kıymetimizi artırabiliriz. O yetenek, azim ve tutkumuz var. Ligimizde genç bir kuşak ve genç hocalarımız var. Bilhassa genç hocalarımız vizyonlarıyla, kendilerini geliştirmeleriyle fark yaratıyorlar. Ben Türk futbolunun yarınları için umutluyum, inançlıyım.

Amacım birikimim ve etrafımla ülke futbolunu daha uyguna götürmek

· Size olan inanç çok fazla. Bilhassa Almanya’da futbol eğitimi almanız, değerli kulüplerde forma giymeniz ve bağlarınız çok fazla. Bunları nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?

Evet Almanya’da futbol eğitimi aldım ve oynadım ancak ben yeterli ve başarılı futbolun metotlarını öğrenmek ve kendimi geliştirmek için daima çalışıyorum. Bana farklı bakış açıları kazandıracak dünya çapındaki birçok yeniliği takip etmeye çalışıyorum. Ben uygun bağlantı ve samimiyete çok inanırım. Sporculuk hayatımdan da gelen arkadaşlıklarla dünyanın her yerinden gerek FIFA gerek UEFA’da yeterli bir futbol etrafına sahip olduğumu düşünüyorum. Bütün bu sahip olduğum bilgi birikim, tecrübe ve etrafımı de Türk futbolunu daha uygun yerlere getirmek için kullanmak istiyorum.

Kulüpler genç teknik adamlara daha fazla baht tanımalı

· Yeni jenerasyon teknik adamlar hakkında ne düşünüyorsunuz ?

Türk hocalar konusunda bir değişim yaşanıyor. Bilhassa genç hocalar vizyonlarıyla, kendilerini geliştirmeleriyle fark yaratıyor. Bu da beni çok heyecanlandırıyor ve memnun ediyor. Teknik yönetici olarak oyuncu kuşağına her açıdan yakın olmak daha uygun bir bağlantı sağlıyor. Türk hocalara topluluklarda da medyada da daha çok dayanak olunmalı. Kulüplerimiz de genç hocalara daha çok baht tanımalı. · Türkiye; Arda Güler, Emirhan İlkan ve Kerem Aktürkoğlu’nu konuşuyor.

Ulusal EKİPTE MUVAFFAKİYETE ULAŞMANIN EN BÜYÜK ANAHTARI ‘TAKIM’ OLABiLMEK

“Ülkenin en uygun oyuncularından bir küme seçmek işin küçük bir kısmı. Asıl muvaffakiyet o kümeden grup yaratabilmek. Gerek saha içi teknik, taktik, tahlil gerek saha dışı mentorluk, motivasyon, dayanak ile 360 derece kapsayıcı bir sistemle ekibi turnuvalara hazırlayabilmek kıymetli.”

· Her oyuncumuz kendi gruplarında başarılı fakat birlikte istenen muvaffakiyet gelmiyor. Kendimize has oyun ve sistem kadrosu olmayı nasıl başaracağız? Dünya çapında başarılı birçok futbolcunun ulusal kadroda tıpkı performansı sergileyemediğini görüyoruz. Ulusal ekiplerde ‘takım’ olabilmek muvaffakiyetin en büyük anahtarıdır. Ülkenin en uygun oyuncularından bir küme seçmek işin küçük bir kısmı. Asıl muvaffakiyet o kümeden grup yaratabilmek. Üstelik de bunun için antrenman, hazırlık maçları vs. çok vaktiniz yok. Gerek saha içi teknik, taktik, tahlil gerek saha dışı mentorluk, motivasyon, dayanak ile 360 derece kapsayıcı bir sistemle ekibi turnuvalara hazırlayabilmek değerli. Bunun için de federasyon olarak dünyadaki bütün gelişmeleri yakından takip ediyor, kendimizi daima geliştiriyoruz. Bu bahiste önemli araştırmalarımız ve çalışmalarımız da var.

STABiL KALMALIYIZ

· Hem kulüplerimizin hem de ulusalların aldığı sonuçlara nazaran belirlenen sıralamada istikrarı sağlamalıyız. Dönemlik alınan puanlarla asansör üzere yükselip düşmektense sürdürülebilir bir muvaffakiyet ile stabil kalmak ve istikrarlı bir biçimde kalıcı olarak yükselmeyi hedeflemeliyiz.

POPÜLiST DEĞiL EŞ VAKİTLİ 3 FARKLI PLANLAMA KOŞUL

UZUN periyodik planlamalar kısa periyodik feragatler gerektirebiliyor. Avrupa’da 5-10 hatta 15 yıllık planlamalar çok uzun periyot olarak algılanmayabiliyor. Biz daha çabuk sonuç bekleyen daha sabırsız bir toplumuz. Tahminen bu nedenle bilhassa kulüpler daha popülist kısa periyodik tahliller vadediyor. Hem kısa vadeli hem orta hem uzun vadeli eş vakitli 3 farklı planlamayla hareket etmek gerek. Uzun vadede gayeye ulaşırken bugünü, yarını da es geçmeyecek tahliller üretmeliyiz. Ki bu da üzerinde uzunca mesai harcadığımız bir bahis.

STEFAN KUNTZ’UN ŞEFFAFLIĞINA VE irtibat GÜCÜNE GÜVENiYORUM

· Kuntz’un en güvendiğiniz istikametleri neler? Sempati yakalayan bu neslin başarılı olmasını sağlayabilecek mi?

Stefan Kuntz’un en güvendiğim istikametlerinin başında irtibat gücü ve şeffaflığı geliyor. Almanya Ümit Ulusal Takımı’nda yaşadığı muvaffakiyet ve deneyimiyle en uygun hoca olduğunu düşündük. Eğitim programı ve dışarıdaki deneyimleriyle çeşitli fikirler sunuyor. Olaylara şeffaf yaklaşıyor. Türk toplumu olarak biz çok duygusal bir toplumuz. Duygusallığımız bazen zaafımız olabiliyor. Duygusallığımızla disiplini âlâ harmanlarsak futbolda da çok başarılı olacağımıza inanıyorum.

NiHAT LİDERİN KARARINA HÜRMET DUYMAK GEREK

Nihat Başkan’ın kendi tercihiyle istifasına hürmet duymalıyız. Bu hususta kıymetlendirme yapmaya gerek yok. Sahanın içinden gelip masanın öteki tarafına geçtiğimde yöneticiliğin saha içinden daha güç olduğunu gördüm. Kendisinden daima dayanak gördüm, yöneticilik konusunda deneyimlerinden faydalandım, kendisine tekrar teşekkür ederim.

KULÜPLERLE İNANÇ Tekrar iNŞA EDiLMELi

Hakemlerin de daima kendilerini geliştirdikleri oturmuş bir daima eğitim sistemi ve olmazsa olmaz liyakatle yanlışları minumuma indirmeye çalışmalıyız. Lakin unutmamalıyız ki; insanın olduğu her yerde kusur olur. Bu çok olağandır. Burada karşılıklı itimat çok kıymetli. Bu inancı yine sağlamalıyız. TFF ile kulüplerimizin ortasındaki itimadı tekrar inşa etmeliyiz.

ÖNGÖRÜLEMEZ OLMASI FUTBOLU TANINAN KILIYOR

Futbolun dünya çapında en tanınan spor olmasının esas sebebi her cins bilgi tahlil, istatistiklere karşın öngörülemez olmasıdır. Biz bilgi tahlil konusunda dünyanın gerisinde değiliz. Lakin unutulmaması gereken bir şey var; bilgi tahlilleri futbolu daha öngörülebilir kılmakla birlikte yeniden de ‘takım olmak, liderlik’ kısaca insan faktörü futbolda sonucu belirliyor.