Gözaltında savcı dayağı iddiası

Ankara’da 4 yaşındaki bir kız çocuğunun öldüğü trafik kazası sonrasında olay yerine geç gelmekle suçlanan Cumhuriyet Savcısı B.C.G. ile tartışan Ney Sanatçısı Ö.K. savcının talimatıyla gözaltına alındı. Susuz Jandarma Karakolu’na götürüldüğünü belirten Ö.K. burada kendisine ters kelepçe taktırdığını söylediği savcı tarafından sırtına vurulduğunu öne sürdü. Hastaneden darp raporu alan K. suç duyurusunda bulunacağını açıkladı. Savcı ise iddiaları reddetti.

Ankara’nın Yenimahalle ilçesine bağlı Susuz Mahallesi’nde 21 Temmuz günü, annesinin kullandığı otomobilden inen 4 yaşındaki Zeynep Bülbül, yoldan geçen servisin altında kalarak hayatını kaybetti. Bu sırada kızının ölüm haberini alan baba, yanında arkadaşı ney sanatçısı Ö.K. ile birlikte olay yerine geldi. Sinir krizi geçiren babayı, sanatçı K. teskin etmeye çalıştı. Ambulans ve jandarmanın geldiği olay yerine savcının geç geldiği iddia edildi. Kaza yerinde toplanan kalabalık, “Keşke erken gelseydiniz” diye tepki gösterdi. Savcı ise “Trafik vardı, başka yerde işim vardı” diyerek yanıt verdi.

Baba, eski olay yeri incelemesi uzmanı olduğunu belirterek kızına otopsi yapılmamasını istedi. Baba adına Ö.K. bu isteği savcıya iletmek istedi. Savcı B.C.G. ise ney sanatçısına “Kimsin sen. Git buradan” diye çıkıştı. Ö.K. ise “Komutanım bir saniye, bunu dile getirmek zorundayım” deyince, savcı “Yav, bunu alın” talimatını verdi. Bu sırada başka bir vatandaş da savcıya tepki gösterdi.

Savcının talimatıyla her iki isim gözaltına alınarak Susuz Jandarma Karakolu’na götürüldü. DW Türkçe’ye konuşan Ö.K. gece yarısı karakola gelen savcının talimatıyla kendisine ters kelepçe takıldığını öne sürdü. Savcının kendisine “Sen FETÖ’cü müsün, savcı mı öldüreceksiniz? G. kan alacağım sizin. Sizi tutuklatacağım” dediğini iddia eden K. ise yarın düğününün olduğunu söylediğini kaydetti.

Savcı sırtıma vurdu iddiası

Ancak savcının kendisine küfür ettiğini öne süren Ö.K. “Telefonuma el koydular. Savcı, Jandarma’ya MİT’ten bilgi isteyin, evindeki dijitallerine el koyun dedi. Sonra oturdu, benim ifademi kendi yazdı. Benden özür dileyeceksin, hata yaptım diyeceksin dedi. İfadeyi de böyle yazdırdı. Özür dilediğim yazıldı. Orada uzman çavuşlar imzaladı. Baskıyla imzalamak zorunda kaldım. Sonra savcı gelip benim sırtıma vurdu. Kolumu tırnakladı. Ters kelepçeyi iyice sıktırdı” dedi.

Olay sırasında savcının kamera olmayan oda aradığını ancak bulamadığını belirten K. ışıkların kapatıldığını, ayrıca telefonunda savcı ile olan tartışmasına ilişkin görüntülerin silindiğini kaydetti. Akşam 8’de gözaltına alınan K. gece 2:48’de ifadesinin alındığını, sabah 6:00 gibi de serbest bırakıldığını kaydetti. Ertesi günü arkadaşının kızının cenazesine katıldığını belirten K. dün de düğünü olduğunu, yaşadıkları nedeniyle mağdur olduğunu kaydetti.

Devlet hastanesinden darp raporu ve 3 günlük iş göremezlik raporu alan Ö.K. avukatı aracılığıyla savcı hakkında suç duyurusunda bulunacağını kaydetti.

Öte yandan Ö.K.’nin “bana ait değil” değil dediği ifadede, K.’nın olay yerinde savcıya kafa sallayarak “seninle görüşeceğiz” dediği iddiası yer aldı. K. kendisinin gözaltına alındığı sırada karakola gelen avukat eşi ve diğer avukatının içeri alındığını söyledi.

Savcı darp iddiasını reddetti

Cumhuriyet Savcısı B.C.G. ise iddialara yanıt vermedi. Savcı G.’nin yakın çevresine ise “Şahıs, olay yerinde halkı tahrik etti. Size göstereceğim diyerek beni tehdit etti. Kafa salladı. Görevli cumhuriyet savcısını tehdit ederseniz gözaltına alınırsınız” dediğini öne sürüldü. Bu kişinin sırtına vurduğu iddiasını reddeden savcının, kendisinin de mağdur sıfatı olmasına karşın şüphelinin sorgusuna katılmasına yönelik eleştirilere ise “Bu durum normal” dediği kaydedildi. Savcının, çevresine yine “Ev araması dahi düşündüm. Tehdit ettiği için bu kişinin arkasında başka şeyler olabilir diye” diye konuştuğu öğrenildi.