Doğanın, Tarihin ve Zanaatın Buluştuğu Bir Sanat Hikayesi: Atelier Terra Madre

İlhamını doğadan, tarihten ve Anadolu’nun köklü kültüründen alan Atelier Terra Madre’nin her biri “Animal Kingdom” koleksiyonunun özgün parçalarından oluşan sergisi  “Table of Nature” 25 Ocak’a dek İstanbul, Tünel’deki Goba Art & Design’da hem sanatseverler hem de koleksiyonerlerin izlemesi için sergilenecek. 

Sofranın Zanaatı: Hızlı Dünyada Unutulan Ritüel

 Atelier Terra Madre tasarımları, günümüzün hızlı dünyasında bize sofranın hızlı geçilmemesi gereken, değerli bir ritüel olduğunu hatırlatıyor. El emeği ve kadim zanaat kültürüyle harmanlanan bu eserler, sofrada paylaşımın ve bir arada olmanın değerini vurguluyor. Her bir parça, sadece bir yemek aracı değil, aynı zamanda bir anı ve deneyim sunan bir hatırata dönüşüyor.

Sanat Eseri Olarak Tasarım: Atelier Terra Madre’nin Özgün Dokunuşu

Atelier Terra Madre koleksiyonları, tamamı numaralandırılmış, belli Bir edisyona dahil oldukları için limitli üretilen ve de fonksiyonel sanat eserleri olarak literatürde yer alıyor. Bronz, kristal, porselen ve bakır gibi farklı malzemelerin ustaca bir araya getirildiği eserler, seri numarası ve isme özel imzalı sertifikalarıyla alıcılara ulaşıyor. Bu yüzden Atelier Terra Madre koleksiyonlarındaki her bir parça, sadece bir tasarım ürünü değil, aynı zamanda bir sanat eseridir.

Doğanın Kucakladığı Tasarımlar: Sürdürülebilir Sanata Katkı

 Atelier Terra Madre, üretim aşamalarında tamamen doğal malzemeler kullanarak sürdürülebilir tasarıma önemli bir katkı sağlıyor. Toprak ananın sunduğu materyaller, farklı formlar ve malzemelerle birleşerek tasarıma hayat veriyor. Bu süreçte, üretim aşamaları videolarla kayıt altına alınarak zanaatin önemi ve devamlılığı vurgulanıyor. Zamanın acımasızlığına karşı doğal olarak uzun yıllar boyunca direnen Atelier Terra Madre’nin tüm ürünleri, sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk konusunda tasarımcıların anlayışını yansıtmaları özelinde de eşsizler.

Yaratıcıların Öyküsü: Efe ve Güliz Urgunlu’nun Mimarlık ve Sanat Serüveni

Efe Urgunlu, Mimar Sinan Üniversitesi’nde başladığı iç mimarlık kariyerinin 22. yılında, mimari ofisinde gıda ve gıda perakendesi ağırlıklı iç mimari proje ve uygulama hizmeti vermeye devam ederken; profesyonel hayatına bir kaçış noktası ve hobi olarak başladığı bronz döküm serüveni, onu karşımıza Atelier Terra Madre’nin yaratıcılarından biri olarak çıkardı. Güliz Urgunlu ise Marmara Üniversitesi Radyo TV Sinema Bölümü sonrasında, 20 yıl televizyon sektöründe Cast Direktörü ve Oyuncu Menajeri olarak çalıştıktan sonra, seramikle ilgilenmeye başladı, Efe ile birlikte hobileri tam anlamıyla bir yaşam tarzına dönüştürdü. Bu evrim, onların hayatında gerçek bir dönüm noktasıydı. Güliz televizyon sektöründeki 20 yıllık emeğini tamamen bırakarak, yeni bir başlangıç yaptı ve Efe ile Atelier Terra Madre’yi kurdular. Onların hayali, tasarımlarının tüm dünyadaki değerli koleksiyonerlerin ve estetik anlayışa sahip kişilerin evlerine ve dahi sofralarına ulaşması.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı