Türkiye maçındaki performansıyla kaderi belirledi! “O bir süperstar, hatasız…”

A Ulusal Futbol Grubu, 2022 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri G Kümesi son maçında deplasmanda Karadağ’ı 2-1 mağlup etti.

Karşılaşmanın şimdi 3. dakikasında Beciraj’ın golüyle öne geçen Karadağ karşısında ay-yıldızlılar, 22. dakikada Kerem Aktürkoğlu ve 60. dakikada Orkun Kökçü’nün golleriyle galibiyete uzandı.

Kümesini 21 puanla ikinci sırada tamamlayan Türkiye, Katar’da düzenlenecek Dünya Kupası’na katılmak için play-off oynama hakkı elde etti. G Grubu’nu Hollanda 23 puanla başkan tamamlarken, Norveç 18 puanla üçüncü, Karadağ 12 puanla dördüncü sırada yer aldı.

KEREM’DEN SON 4 MAÇTA 3 GOL

A Ulusal Kadro’yu Karadağ karşısında 1-1’lik eşitliğe taşıyan golü atan Kerem Aktürkoğlu, ay-yıldızlı forma ile skor üretmeye devam etti. Kerem, ulusal formayla çıktığı son 4 maçta 3. defa gol sevinci yaşadı. 23 yaşındaki futbolcu, ay-yıldızlı formayı Karadağ müsabakasıyla toplam 8. kere giydi.

ORKUN KÖKÇÜ SİFTAH YAPTI

Ay-yıldızlı takıma Karadağ deplasmanında galibiyeti getiren golü atan Orkun Kökçü, A Ulusal Ekip’te birinci kere bu sevinci yaşadı. Oyuna ikinci yarının başında Berat Özdemir’in yerine dahil olan Orkun, ceza alanı dışından yaptığı vuruşla fileleri havalandırdı. Orkun, Karadağ maçıyla 13. sefer A Ulusal Grup forması giydi.

SPOR MÜELLİFLERİ NELER DEDİ

UĞUR MELEKE: DEĞİŞİYORUZ, GELİŞİYORUZ

Ulusal Grubumuzun son 1 aydaki imgesi sahiden umut verici.

Genç bir ulusal grubumuz var; dün yılın en kritik maçına birinci 11’de 25 yaş altı tam sekiz oyuncuyla çıktık. Bu düzeyde bir turnuvada, bu düzeyde bir ulusal kadronun, bu kadar kritik bir maça bu türlü genç bir takımla çıktığına çok fazla şahit olmazsınız. Kaliteli bir kuşağa sahibiz, bizi 2024’e ve 2026’ya da bu oyuncu iskeleti taşıyacak büyük ihtimalle.

Bu türlü güzel bir neslin tek eksiği bence potansiyellerini açığa çıkarmaktı. Ekibimizin dert dozajını düşürüp, yürek dozajını artırmaktı.

Bu yetenekli oyuncu havuzuyla bizim topu rakibe bırakma stratejisiyle oynamamız anlamsız. Letonya, Karadağ üzere rakiplere karşı 2 farklı öne geçip beşinci vitesten ikiye düşmemiz acı vericiydi.

BİRİNCİ 11’İMİZ DOĞRUYDU

Dün Karadağ’da bir Türk sporsever olarak beni en çok sevindiren şey bu oldu: Değişiyoruz, gelişiyoruz. Doz çok dert atmosferinden uzaklaşıyoruz. Dün bizim beşte birimiz pahasında bir ulusal ekibe karşı, olması gerektiği üzere ofansif bir 11’le alana çıktık. Cebelitarık maçında olduğu üzere 4-4-2 oynadık. Kuntz, devre ortasında tek ön liberomuzu da kenara alma cüreti gösterdi. 80’inci dakikaya kadar da çift santrforlu sistemden şaşmadı.

Alman Hoca vazifeye geldiğinde doğrusu büyük kaygılar taşıyordum. Onun CV’sini bu vazife için yetersiz buluyordum. Lakin şu anda onun da bir aylık gelişimini-dönüşümünü takdirle izliyorum doğrusu.

SÜPERSTAR ÇAĞLAR

Dün aldığı yürekli kararlarla maçın en uygunları ortasına yazdığımız Kuntz’un yanına, büyük maçta büyüyen süperstarımız Çağlar’ı da eklemeliyiz. Biri gol pahasında olmak üzere dört tane çok kritik müdahalesi vardı dün.

Hem Hakan Çalhanoğlu’nun, hem de Orkun’un son 180 dakikada daha canlı ve etkin olduklarını söylemeliyiz. Kerem Aktürkoğlu her gün üzerine koyarak gelişmeye devam ediyor. Genç ekibimizin son 1 aydaki değişimi, gelişimi sahiden umut verici.

MAÇLARA TUTUK BAŞLIYORUZ

Son devirde Türk futbolunda kronikleşen bir hastalığın dün de ufak bir demosunu izledik Podgorica’da. Gerek ulusal kadromuz, gerek Avrupa kupalarındaki temsilcilerimiz maçlara âlâ başlamıyorlar. Birinci dakikalarda tutuklar. Hatta bazen her iki devreye de nedense düşük konsantrasyonla başlıyoruz. Dün de maçın kıymetli kısmını domine etmemize karşın iki devreye de cılız başladık. Zati birinci golü de üçüncü dakikada yedik. Ulus olarak şu maçlara düşük konsantrasyonla başlama sıkıntımızı da çözmeliyiz ivedilikle.

STEFAN KUNTZ KESİNLİKLE KORNER SETİ GELİŞTİRMELİ

Dün de motamot Cebelitarık maçında olduğu üzere çokça korner kullandık. Cebelitarık karşısında birinci yarıda bütün kornerleri amaçsızca ön direğe atmıştık, dün gece de birinci iki köşe atışımızı tıpkı formda kullandık. 5’te ve 38’de Hakan’ın soldan ön direğe kullandığı kornerlerden sonuç alamadık. 43’te sol göndere topu bu sefer Caner dikti, penaltı noktası üzerine ortaladı ve Çağlar’la konum bulduk. 59’da tekrar Hakan bu defa sağdan kullandı, tekrar birinci adama takıldık.

Ulusal kadroları 2-3 antrenmanla akan oyun konusunda geliştirmek elbette sıkıntı. Lakin yapılabilecek en kolay iş, atakta farklı duran top setleri çalışmak. Biz duran toplarda âlâ bir ulusal ekibiz, Mart’a kadar biraz hazır set geliştirmeliyiz güya.

GÜNTEKİN ONAY: BRAVO ÇOCUKLAR

Burak gününde olsaydı, daha kolay ve farklı bir galibiyet alabilirdik.

Aslında bizim için bir final niteliği taşımasına karşın sıkıntı bir maç olmadı. Şimdi 4’üncü dakikada kalemizde golü görüp yenik duruma düşmemize karşın, telaş yapmadan kendi oyunumuzu Karadağ’a kabul ettirip sabırlı oynayarak 3 puanı almayı bildik. Stefan Kuntz, klasik bir 4-4-2 ile başlarken merkezdeki ikili Berat ve Hakan’ın performansları kadar orta alanın kenarlarında oynayan Abdülkadir ve Kerem’in ofansif katkıları da belirleyici olacaktı.

HAKAN ‘MAESTRO’ ÜZEREYDİ

Birinci yarıda merkezi Berat ile birlikte denetim eden Hakan’a ikinci devrede Orkun eşlik etti. Hakan ekibin orta alandaki beyni ve en değerli kesimiydi. Tam bir maestro kimliğiyle atakları yönlendirdi, pas trafiğini organize etti ve tempoyu istediği üzere ayarladı. Son Milano derbisinde de Inter formasıyla kusursuz bir oyun kuruculuk yapan Hakan Çalhanoğlu’nu bu rolüyle çok beğendiğimi vurgulamalıyım.

Savunmada Çağlar-Merih ikilisi kusursuz iken Caner ve Zeki de istikrarlı oynadılar. Son devrin yıldızı Kerem de kıymetli bir gole imza atarak olumlu çizgisini sürdürdü.

TÜM DENETİM BİZDEYDİ

90 dakikada vakit zaman tehlikeler de yaşadık lakin oyunun tüm denetimi bizdeydi. Skor kadar bu anlayış da sevindirici. Karadağ kadrosu ise 3 değerli oyuncusundan mahrum çıktığı bir maçta haddini bilerek oynadı. Savic dışında memleketler arası oyuncusu bulunmayan Karadağ karşısında kazanmamız gerekiyordu ve kusur yapmadık.

Şayet çabalı görünen Burak Yılmaz gününde olsaydı daha kolay ve farklı bir 3 puanla konuta dönebilirdik. Artık artık play-off’taki rakibimizi bekliyoruz. Kolay ve saçma yanlışlarımıza karşın kümeden çıkmayı Norveç’e oranla hak eden taraf bizdik. Kümeye Hollanda ve Norveç galibiyetleriyle başlayan Şenol Güneş’e de; gençlere baht verip tekrar kazanma kararlığı ve heyecanı geri getiren Stefan Kuntz’a teşekkürler.