Çocukların bağışıklığını depolanan D vitamini sağlıyor

Kış aylarının gelmesi ve soğukların artması ile birlikte çabucak hemen her çocuk yetişkinler kadar kendilerini koruyamadıkları için gribal enfeksiyonlardan ötürü hasta olabiliyor. Pandemi sürecinde uzun bir periyot kalabalık sınıf ortamlarından uzak kalan çocuklarda tekrar yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte bilhassa son vakitlerde enfeksiyon şikayetleri arttı.

Çocukların bağışıklığını güçlendirmemiz için elimizde çok büyük kozlar var zira beslenmeleri ve bağışıklık sistemleri çok yakın ilgi içerisindedir. D vitamini bağışıklık sistemini güçlendiren en değerli ögelerden biridir. Bu yüzden yazın dışarıda oynayan çocuklar bol bol D vitamini depolamış olurlar ve kışın enfeksiyonlara karşı daha güçlü oldukları için ya çok az hasta olurlar ya da hastalıkları daha kolay atlatırlar.

BEDENİMİZ HÜCREDEN ÇOK MİKROP BARINDIRIYOR

Öncelikle çocuklara hasta olmamaları için bedenimizde bulunan mikropların bağışıklık sistemini nasıl etkilediğini anlatmamız gerekmektedir. Biz aslında insan hücresinden çok daha fazla mikrop hücresinden oluşuyoruz. Hatta mikroplar bizim üzerimizde yaşamıyor biz mikropların üzerinde yaşıyoruz. O nedenle onlar bizim yediklerimiz doğrultusunda sağlıklı olup olmayacağımıza karar veriyor. Düzgün olanları beslersek bizim için yararlı olanları arttırabiliriz. Onlar da bizim için çalışarak enfeksiyonları önleyebilirler. Yediklerimizde ne kadar renk çeşitliliği varsa o kadar düzgün, bol bol tükettiğimiz takdirde bağırsaklarımızdaki düzgün mikropları beslemiş ve makûs mikroplara karşı da savunma yapabilmesi için hazır pozisyona getirmiş oluruz.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN DENETİMİ BAĞIRSAKLARDA BULUNUYOR

Okullar her açıldığında çocuklar saatlerce birebir kapalı ortamda kaldığı için gribal enfeksiyonlarda artış yaşanmaktadır. Bağışıklık sistemini güçlendiren mikrobiyotaların yüzde 70’inin bağırsaklarda bulunduğunu düşünürsek beslenmenin değerini anlamış oluruz. Çocukların beslenmesi ile bağışıklık sistemi çok yakın bağ içerisindedir. Kesinlikle zerzevat ve meyve yemeleri gerekiyor. Sağlıklı bir çocuğun beslenmesi için bağırsaklarımızdaki mikrobiyotaları beslememiz lazım. Bunun için kesinlikle, yoğurt, turşu, ayran, boza ve tarhana üzere içinde bol ölçüde uygun bakteri bulunan besinler ve bu bakterilerin beslenmesi için de kesinlikle renk renk sebze-meyve yenmesi gerekiyor. Beslenmesine dikkat edilen çocuklar enfeksiyon kapsalar bile hastalık geçirmiyorlar ya da hafif bir formda atlatıyorlar. Lakin çok katkı unsurlu, abur-cubur yediği vakit da bağışıklık sistemi zayıflayarak daha sık hastalanıyor hatta kolay kolay hastalıkları atlatamıyorlar.

GRİBAL İLAÇLAR BAŞINIZA NAZARAN KULLANILMAMALI

Yalnızca yaz ayları yani nisandan eylüle kadar olan periyotta kollar ve bacaklar çıplak olacak formda sokakta oynamak çocuklara D vitamini depolanmasını sağlıyor. Çocuklar eskisi üzere sokakta oynamıyorlar ve bu yüzden D vitamini gereğince alamıyorlar. Artık kış aylarında sentezleyemedikleri için dışarıdan katkı vermeliyiz. Eksik olan D vitaminin yerine konması enfeksiyonlara karşı tedbir ve uğraş konusunda çok değerlidir.

Genelde çocuklar teneffüs yolu enfeksiyonu geçiriyorlar ve teneffüs yolu enfeksiyonların büyük çoğunluğu viral enfeksiyonlar oluyor. Toplum olarak çabucak antibiyotik kullanmaya kalkıyoruz. Antibiyotikler gerektiği vakit hayat kurtarıcıdır fakat bizim bağışıklık sistemimizdeki sağlıklı uygun mikropları da öldürüyor. O yüzden bakteriyel bir enfeksiyon değilse antibiyotik kullanmamak lazım. Lakin hastanede yapılan birkaç tetkik ile ya da çocuğun ateşi çok yüksekse ağır bir tabloda tabip kararı ile kullanılabilir. Öteki bir bahis ise ‘bu antibiyotik bana güzel geldi sana da güzel gelir’ mantığı. Öbür birinin kullandığı antibiyotik asla kullanılmamalı. Daima burun salgısını ve öksürüğü durdurucu gribal ilaçlar da kullanmak çok ziyanlıdır. Gribal enfeksiyonlarda kesinlikle C vitamini kullanmak gerekiyor. Ayrıyeten bitkisel çaylar ve çorbalarla gribal tesirler azaltılabilir. Her gribal enfeksiyonda ilaçların kullanılması bağışıklığa ziyan veriyor. Bu yüzden hekiminiz vermediyse şayet ilaç kullanmaktan sakının.